Gürkan Hüryılmaz
GENEL GÖRÜNÜM
Değerli Meslektaşlarımız,
Satınalma ve Tedarik Zinciri Yönetimi konusunda üst kurum kimliği ile hareket eden TÜSMOD tarafından desteklenen, Ekonomist dergisinin “Türkiye’nin En Güçlü 50 Satınalma Yöneticisi” araştırması Temmuz ayında açıklandı. Yüksek enflasyon etkisi altındaki Türkiye’de satınalma ve tedarik liderlerinin gündeminde ilk sırada ‘maliyet kontrolü’ var. Finansal riskler ve yüksek enflasyon kaynaklı maliyet artışlarıyla mücadele etmeye çalışan satın alma ve tedarik liderleri, bu dönemde nakit akışı yönetimine odaklanmış durumda. Öte yandan değişen piyasa koşullarına uyum sağlamaya ve rekabette öne geçmeye çalışan liderler, dijital dönüşüm ve yapay zeka projelerine ağırlık veriyor. Liderlerin ajandasında üçüncü sırada ise sürdürülebilirlik (ESG) yer alıyor. TÜSMOD olarak bu araştırmada üç başlığın altını çizdik: “Sürdürülebilirlik”, “Üretken yapay zeka” ve “İnovasyon”. Sürdürülebilirlik tarafında, karbon emisyonunun azaltılması ön plana çıkıyor. Üretken yapay zeka (GenAI) tarafında, gittikçe daha akıllanan satın alma yazılımlarının kullanılması büyük bir önem taşıyor. İnovasyon tarafında ise önceki iki kavramın güçlendirilmesi ve entegrasyonu kritik rol oynuyor.
AA haberine göre; IMF, Dünya Ekonomik Görünüm Raporu'nun temmuz sayısını "Küresel Raporda, küresel ekonominin nisan ayında yapılan tahminlerle uyumlu olarak 2024'te %3,2 büyümesinin beklendiği belirtildi. IMF'nin raporunda, küresel ekonominin gelecek yıl ise yüzde 3,3 büyümesinin tahmin edildiği aktarıldı. Fonun nisan ayındaki tahminlerinde küresel ekonominin 2025'te %3,2 büyümesi öngörülmüştü. Hizmet enflasyonunun, dezenflasyondaki ilerlemeyi geciktirdiği ve bunun da para politikasının normalleşmesini zorlaştırdığı kaydedilen raporda, enflasyona yönelik yukarı yönlü risklerin ve artan ticari gerilimler ile politika belirsizliği bağlamında faiz oranlarının daha uzun süre yüksek kalması ihtimalinin arttığı ifade edildi. Raporda, bu riskleri yönetmek ve büyümeyi korumak için politika bileşiminin fiyat istikrarını sağlayacak ve azalan tamponları yenileyecek şekilde dikkatli bir şekilde sıralanması gerektiği vurgulandı. Ülkelerin ekonomik büyüme tahminlerinin de paylaşıldığı raporda, Türkiye ekonomisinin bu yıl yüzde 3,6 ve gelecek yıl yüzde 2,7 büyümesinin beklendiği kaydedildi. IMF nisan ayındaki tahminlerinde Türkiye ekonomisinin 2024'te %3,1 ve 2025'te %3,2 büyümesini öngörmüştü. ABD ekonomisine ilişkin büyüme beklentisi 2024 yılı için %2,7'den %2,6'ya düşürülen raporda, ülke ekonomisinin gelecek yıla ilişkin büyüme tahmininin ise %1,9 olarak korunduğu aktarıldı. Raporda, Avro Bölgesi ekonomisine ilişkin büyüme tahmininin ise bu yıl için %0,8'den %0,9'a çıkarıldığı, 2025 yılı için %1,5'te sabit bırakıldığı kaydedildi. Avrupa'nın önde gelen ekonomilerinden Almanya'nın büyüme tahminin bu yıl için %0,2 ve gelecek yıl için %1,3 olarak korunduğu belirtilen raporda, Fransa ekonomisine ilişkin büyüme beklentisinin bu yıl için %0,7'den %0,9'a çıkarıldığı, gelecek yıl için ise %1,4'ten %1,3'e indirildiği bildirildi. Raporda, İtalya ekonomisine ilişkin büyüme tahmininin 2024 yılı için %0,7'de sabit bırakıldığı ve gelecek yıl için %0,7'den %0,9'a çıkarıldığı, İspanya ekonomisine ilişkin büyüme tahminin de bu yıl için %1,9'dan %2,4'e yükseltildiği ve gelecek yıl için %2,1 olarak korunduğu kaydedildi. IMF'nin raporunda, İngiltere ekonomisinin büyüme beklentisi bu yıl için %0,5'ten %0,7'ye yükseltilirken, gelecek yıl için %1,5'te sabit tutulduğu ifade edildi. Raporda, yükselen piyasalar ve gelişmekte olan ülke ekonomileri grubunda ise Çin ekonomisine ilişkin büyüme beklentisinin bu yıl için %4,6'dan %5'e ve gelecek yıl için %4,1'den %4,5'e yükseltildiği aktarıldı. Hindistan ekonomisinin bu yıla dair büyüme beklentisinin %6,8'den %7'ye yükseltildiği belirtilen raporda, ülke ekonomisinin gelecek yıla ilişkin büyüme tahmininin ise %6,5'te sabit tutulduğu kaydedildi. Raporda, Rusya ekonomisine ilişkin büyüme tahminin ise bu yıl için %3,2 olarak korunduğu, gelecek yıl için %1,8'den %1,5'e indirildiği bildirildi.
Emtia fiyatlarını yakından ilgilendiren küresel konteyner navlun fiyatlarında Ağustos başında da düşüş devam etti. Drewry tarafından yapılan açıklamaya göre, söz konusu haftada 40’lık konteynerin spot navlun fiyatlaması 5 bin 736 dolardan 5 bin 551 dolara indi. Endekste geçen yılın aynı haftasına göre artış oranı %210 oldu. Yılbaşından bu yana ortalama navlun fiyatı 3 bin 996 dolar olarak hesaplandı. Bu 10 yıllık ortalama olan 2 bin 791 doların bin 204 dolar daha üstünde bir rakama işaret ediyor. Fiyatlar pandemi öncesi seviye olan bin 420 doların yüzde 291 yukarısında, pandemi dönemi gördüğü 10 bin 377 doların ise yüzde 47 aşağısında bulunuyor. Shanghai-Rotterdam hattında navlun fiyatları yüzde 3 düşerken, Rotterdam-Shanghai hattında %1 arttı. Böylece fiyatlar Shanghai-Rotterdam'da 8.200 dolardan 7.929 dolara inildi, Rotterdam-Shanghai'de 626 dolardan 630 dolara çıkıldı. Shanghai-Los Angeles hattı yüzde 4 düşüşle 6 bin 740 dolardan 6 bin 501 dolara inerken, Los Angeles-Shanghai hattı değişmeyerek 707 dolarda kaldı.
Tüm bu gelişmeler altında, emtia fiyat analizleri aşağıdaki şekilde ele alınmıştır.
Selamlarım ve saygılarımla…
Metal-Demir-Çelik:
Londra Metal Borsası (LME) verilerine göre Bakır fiyatları Temmuz ayını %7.05’lik düşüş ile 8.808 dolar/ton seviyelerinde kapatırken, LME Bakır Stokları ise aynı ay için %32.91’lik artış gösterdi. Fitch analistleri, bakır piyasasının yeni arzı sağlamak için teşvik fiyatlandırması gerektirdiğini ve bunun da önemli altyapı yatırımı gerektireceğini ve/veya yargı yetkisi riskini artıracağını düşünüyor. Analistlerin 2024-2026 varsayımları, enerji geçişiyle desteklenen sağlam orta vadeli talep büyümesini ve piyasanın sıkı bir şekilde dengede kalacağı yönünde. Fitch, bakır fiyatlarının 2024'te ortalama 8.600 ABD doları/ton (3,90 ABD doları/lb), 2025'te 8.400 ABD doları/ton (3,84 ABD doları/lb) ve sonrasında 7.500 ABD doları/ton (3,40 ABD doları/lb) olacağını tahmin ediyor. Ekonomim haberine göre; Citi Research, bakır fiyatlarının önümüzdeki haftalarda yön bulmakta zorlanacağını, üç ay içinde 9.500 dolar/tona ve 2025'in başlarında 11.000 dolar/tona çıkmasını beklediklerini açıkladı. Citi daha önce 0-3 ay ve 6-12 ay için fiyat beklentilerini sırasıyla 10.000 dolar/ton ve 12.000 dolar/ton olarak belirlemişti. Banka, beklenen yükselişi, Fed'in beklenen faiz indirimleri ve 2024'ün ikinci yarısında beklenen stok düşüşleri ve açıkları tarafından yönlendirilen küresel üretim hissiyatındaki toparlanmaya bağladı. Citi, "Çin'in rafine bakır üretimindeki ve görünür stoklardaki güçlü büyümenin, büyük ölçüde sürdürülemez hurda piyasasını ve daha önceki fiyat zirvelerine ve bu düşük ~9.000 dolar/ton fiyat seviyelerinde tersine dönecek olan arbitraj dinamiklerine yanıt olarak tüketicilerin stoklarını eritmesini yansıttığına inanıyoruz" dedi.
Londra Metal Borsası (LME) verilerine göre Alüminyum fiyatları Temmuz ayını %13.04’lük azalış ile 2.161 dolar/ton seviyelerinde kapatırken, LME Alüminyum Stokları ise aynı ay için %8.79’luk azalış gösterdi. S&P Global Commodity Insights'ın bir parçası olan Platts, ithal birincil alüminyumun üçüncü çeyrek primini 22 Temmuz'da Londra Metal Borsası nakit, CIF ana Japon limanları üzerinden 172 dolar/mt olarak değerlendirdi; bu, 2024'ün ikinci çeyreğindeki 145-146,50 dolar/mt seviyesine göre %18 artış anlamına geliyor. 3. çeyrek prim değerlendirmesi, 16 Temmuz ile 22 Temmuz arasında bildirilen 10 işleme dayanıyordu. Tüm işlemler, 17.000 mt/ay toplam asgari hacim ve Temmuz-Eylül ayları arasında yükleme için deniz yoluyla P1020/P1020A külçesi için LME nakit CIF Japonya ile 172$/mt'den tamamlandı. Citi Research, alüminyum fiyatlarının üç ay içinde ton başına 2.500 ABD Doları'na geri döneceğini öngörüyor. Bu, önceki ton başına 2.550 ABD Doları tahmininden daha düşük.
Londra Metal Borsası (LME) verilerine göre Nikel fiyatları Temmuz ayını %7.55’lik düşüş ile 15.675 dolar/ton seviyelerinde kapatırken, LME Nikel Stokları ise aynı ay için %10.58’lik yükseliş gösterdi. Outokumpu paslanmaz çelik Ağustos 2024 prim fiyatlarını; 430 kalite için 1 EUR/ton artış, 304 kalite için 172 EUR/ton azalış ve 316 kalite için 234 EUR/ton azalış ile açıkladı. CBV analistlere göre; kısa ve orta vadede, Endonezya'daki artan üretim, EV kullanımının yavaşlaması ve pil kimyasındaki değişim nikel fiyatını düşürüyor. Bu fiyat düşüşü, Batı Avustralya'da BHP'nin geçici olarak kapanması gibi daha fazla kapanışla bir nebze telafi edilebilir. IEA, 2030 yılına kadar talebin yıllık bir milyon ton arzın çok üzerinde olacağını öngörüyor ve bu da önemli fiyat artışları veya teknolojide bir değişiklik gerektirecek. Avustralyalı banka ANZ, yıl sonu için nikel fiyat beklentisini 17.500 dolar/tona düşürdü. Banka, bakır için 9.000 dolar/ton tahminini değiştirmezken alüminyum için de 2.500 dolar/ton tahminini korudu.
Londra Metal Borsası (LME) verilerine göre Çinko fiyatları Temmuz ayını %11.96’lık azalış ile 2.570 dolar/ton seviyelerinde kapatırken, LME Çinko Stokları ise aynı ay için %9.02’lik azalış gösterdi. Foreks haberine göre; Glencore, Kazakistan'daki Kazzinc işinin bir parçası olan Zhairem operasyonunun genişlemesi ve artışı nedeniyle 25.000 ton satılmamış çinko biriktirdiğini açıkladı. Glencore'un CFO'su Steven Kalmin, "Özellikle Kazakistan'daki çinko işimizde bazı envanterlerde bir artış oldu, bu nedenle sattığımızdan yaklaşık 25.000 ton daha fazla ürettik. Stoklar 25.000 seviyesinde kalacak" dedi. İspanya ve Kanada'da izabe tesisleri bulunan Glencore, Temmuz ayındaki açıklamaya göre 2024 çinko birim maliyetinin 5 sent/libreden 18,6 sent/libreye önemli ölçüde artmasını bekliyor. Fitch analistlerinin ortalama çinko fiyat tahmini 2024, 2025,2026 ve 2027 yılları için sırasıyla 2.700, 2.500, 2.300 ve 2.400 USD/ton oldu.
Londra Metal Borsası (LME) verilerine göre Kurşun fiyatları Temmuz ayını %7.39’luk azalış ile 2.000 dolar/ton seviyelerinde kapatırken, LME Kurşun Stokları ise aynı ay için %6.94’lük artış gösterdi. Aynı dönem için LME Kalay fiyatları %13.87’lik azalış ile 28.400 dolar/ton olurken, LME Kalay stokları %3.04’lük azalış gösterdi. Citi, kalay fiyatlarının daha önce tahmin edilen ton başına 28.000 ABD Doları'na yakın bir fiyat hedefine yaklaşmasıyla kısa vadede düşüş eğiliminde olmaya devam ediyor.
Demir Cevheri fiyatları, Temmuz ayını %5.66’lık azalış ile 100 dolar/ton seviyelerinde kapattı. LME Çelik Hurda CFR Türkiye (Platts) fiyatları Temmuz ayında %0.26’lık artış kaydederken, son 12 aylık değişimi %6.63 artış yönlü oldu. LME İnşaat Çeliği FOB Türkiye (Platts) fiyatları ise Temmuz ayında %0.43’lük düşüş gösterirken, son 12 aylık değişim 1.03 azalış yönlü oldu. Analistlere göre; demir cevheri fiyatları düşük talep ve zayıf piyasa duyarlılığı nedeniyle baskı altında kalmaya devam ediyor. %62 Fe ince cevheri CFR Çin fiyatı Temmuz 2024'te ortalama 105,7 ABD doları/ton oldu ve bu bir önceki aya göre hafif bir düşüş anlamına geliyor. Çelik üretimi kesintilerine ilişkin beklentiler görünümü gölgeliyor. Çin sıcak metal üretiminde bir zirve ve Çin limanlarındaki envanterlerin Haziran başından bu yana en yüksek seviyesine tekrar yükselmesiyle bol miktarda arz öngörülüyor. Bu nedenle, %62 Fe ince cevheri CFR Çin fiyatlarının yıl boyunca durgun kalacağını ve 2024'te ortalama 110 ABD doları/ton ve 2025'te 100 ABD doları/ton olacağını tahmin ediliyor. ABD yatırım bankası Goldman Sachs, 2024'ün ikinci yarısı için demir cevheri fiyat tahminini değiştirmedi ve %62 demir içeriğine sahip kıyaslama cevherinin fiyatının yıl sonuna kadar ton başına 100 ABD doları civarında kalacağını tahmin ediyor. Goldman analistleri ayrıca 2024'ten 2026'ya kadar dengeli bir kok kömürü piyasası öngörüyor. Hindistan'ın artan talebinin Avustralya arzındaki ılımlı toparlanma ile telafi edilmesini bekliyorlar. Ancak, Avustralya ve Kanada'da yeni birinci sınıf kömür tedariklerine yetersiz yatırım yapılması nedeniyle 2027'de bir kıtlık öngörülüyor. Metalurjik kömür piyasasında beklenen bu uzun vadeli kıtlık ışığında, Goldman uzun vadeli fiyat hedefini 2028'den itibaren ton başına 205 ABD dolarından 220 ABD dolarına yükseltti. Fitch Ratings, demir cevheri ve kok kömürü için 2024-2026 fiyat görünümünü değiştirmeden korudu ve demir cevheri fiyatlarının 2024'te ton başına 105 ABD dolarına, 2025'te 90 ABD dolarına ve 2026'da 85 ABD dolarına ulaşmasını öngörüyor. Kok kömürü fiyatlarının 2024'te ton başına 240 ABD doları, 2025'te 190 ABD doları ve 2026'da 170 ABD doları olması bekleniyor.
Plastik ve Kauçuk:
Trinseo ve Avrupa'daki bağlı şirketleri yakın zamanda tüm polistiren (PS), ABS ve SAN sınıfları için fiyat artışı duyurdu. 1 Ağustos 2024'ten itibaren veya mevcut sözleşme şartlarının izin verdiği ölçüde, "Styron" ve "Styron X-Tech" genel amaçlı polistiren sınıfları (GPPS) metrik ton başına +135 Euro; "Styron" ve "Styron A-Tech", "Styron C-Tech" ve "Styron X-Tech" yüksek darbe polistiren sınıfları (HIPS) metrik ton başına +135 Euro; "Magnum" ABS reçineleri metrik ton başına +100 Euro ve "Tyril" SAN reçineleri metrik ton başına +120 Euro artış gösterecek. Chemorbis haberlerine göre; İthal PP fiyatları, Orta Doğu ve Uzak Doğu Asya’dan teslimat sürelerinin halen uzun oluşu, Rusya’dan spot hacimlerin sınırlı kalması ve navlun artışlarının hız kesmemesi ekseninde Temmuz ayı başlarken gücünü korudu. Bu arada, elyaf piyasasının rafya üzerindeki primi son birkaç haftadır birbirinden talep dinamikleri nedeniyle büyük ölçüde kayboldu. ChemOrbis’in haftalık ortalama verilerine göre, Suudi malı PP elyaf ile rafya arasındaki fiyat farkı son zamanlarda 30$/tona indi. Söz konusu rakam Mart 2023’ten bu yana görülen en düşük seviyeye işaret etti. Oysa 2. çeyreğin büyük bir kısmında iki tür arasında 60$/tonluk bir fark söz konusu olmuştu. Azalan hazır tedarik, hem homo PP hem de PP kopolimer piyasalarını farklı ölçülerde etkiledi. Uzak Doğu Asya’dan konteyner fiyatları 2024’ün ikinci yarısının başı itibarıyla artış eğilimini sürdürürken, bazı sektör uzmanları mevcut nakliye krizinin 2025’in başlarında da devam edeceğini öngörüyor. Bu tabloya bazı Orta Doğu limanlarından 3 aya varan teslimat sürelerinin yanı sıra, Asya limanlarındaki sıkışıklık da eklendi. Suudi Arabistan malı PP rafya haftalık 10$/tonluk artışla CIF Türkiye, %6,5’e tabi, peşin ödemeli bazında 1150-1170$/tonda değerlendirildi. Gösterge PP elyaf teklifleri, zayıf seyreden talebin etkisiyle aynı koşullarla 1180-1200$/tonda kaldı. Bu arada, Suudi malı PP enjeksiyon üst sınırda CIF 1200$/ton eşiğinin üzerine çıktı. Bu artış, bazı MFI türleri için sıkışan ve bu ürün için alım iştahını canlandıran tedarikten kaynaklandı. Ayrıca söz konusu türde daha az tedarik kaynağı mevcuttu. Çoğu oyuncuya göre, tedarik PP elyaf için de sınırlı; ancak bu durum rafyadaki kadar ciddi bir etki yaratmıyor. Bir oyuncu, “Konteyner kıtlığından ve hızla artan navlun fiyatlarından kaynaklanan nakliye sorunları genel olarak ithal faaliyetleri kısıtladı ve tüccarlardaki stoklar da azaldı. Bu durum, çuval ve big bag için sezonsal taleple birleştiğinde, tatilin ardından çoğu işleyicide halen mütevazı olan işletim oranlarına rağmen piyasayı destekledi. Ancak, tekstil ve halıya yönelik talep yüksek sezonun bitmesi ile azaldı,” yorumunu yaptı. Bu arada Türkiye polipropilen şeritlerden veya benzerlerinden dokuma torba ve çuvalların Azerbaycan menşeliolanları üzerindeki vergileri 1 Temmuz itibarıyla kaldırdı. Bazı oyuncular, bu karara ilişkin endişelerini dile getirdi ve Türkiye’deki imalatçıların yurtiçi nihai ürün satışlarının azalabileceğini belirtti. PP satıcıları, şişkin nakliye maliyetlerinin yarattığı baskı ekseninde süren lojistik sektöründeki sıkıntılı durumdan destekle güçlü tutumlarını korudu. Öte yandan, özellikle Avrupa’da yaklaşan yaz tatillerinin işleyiciler için ihracat faaliyetlerini azaltması beklendiğinden, uzun teslimat süreleri ilave fiyat artışlarını sınırlandırdı. Diğer deyişle, Türkiye’de fiyatlar yakın vadede stabil seyredebilir. Türkiye’de PE alıcıları, stabil fiyat açıklamalarına direnç gösterdi. Çoğu Orta Doğulu PE tedarikçisi artışların geçen ay azalan resin talebi nedeniyle sendelemesinin ardından Ağustos ayı için stabil tekliflerle piyasaya yaklaştı. PVC düşüşleri talebin durgun kalmasıyla Ağustos başında da sürdü. Türev segmentlerdeki durgunluk ve likidite sorunları nedeniyle zayıf seyreden resin talebi PVC piyasasını Ağustos başında da etkilemeye devam etti. Asya menşeli PET tekstil düzeltmeler gördü. Şişelik PET satıcıları, türev segmentlerdeki düzensiz talebe rağmen stok baskısının olmamasından faydalanarak iç piyasada fiyatları korumayı başardı. Değişken stiren PS ve EPS piyasalarını sarstı. Avrupa'da oldukça değişken seyreden spot stiren fiyatları hafta boyunca PS piyasasında belirsizliklere yol açtı ve likidite sıkışıklığı faaliyetleri kısıtladı. Avrupa’dan ABS teklifleri mütevazı zamlar gördü. Hem ithal hem de yurtiçi ABS piyasaları bu hafta kısıtlı fiyat görüşmeleri nedeniyle stabil seyretti ve oyuncuların dikkati finansal endişeler ile zayıf türev talebine kaydı.
Enerji ve Petrol:
Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ (BOTAŞ), internet sitesinde ağustosta geçerli olacak mesken ve sanayi abonelerinin tarifesi ile elektrik üretim amaçlı tarife tablosu yayımlandı. AA haberine göre BOTAŞ, ağustos itibarıyla konutlarda kullanılan doğal gazın toptan satış fiyatında %38, yıllık doğal gaz tüketimi 300 bin metreküp ve altında olan serbest tüketicilerin elektrik üretimi haricinde kullandıkları doğal gazın satış fiyatında ise %33,1 artışa gidildiğini bildirdi. Elektrik üretimi için kullanılan doğal gazın toptan satış fiyatı ile yıllık doğal gaz tüketimi 300 bin 1 metreküp ve üzerinde olan serbest tüketicilerin elektrik üretimi haricinde kullandıkları doğal gazın satış fiyatında değişiklik olmadı. Elektrik üretim amaçlı tarifede 1000 metreküp doğal gazın fiyatı 12 bin lira olarak duyuruldu. BOTAŞ'ın konut tüketicileri için dağıtım şirketlerine ağustosta uygulayacağı satış fiyatı ise 1000 metreküp doğal gaz için 5 bin 631 lira olarak açıklandı. Yurtiçi pompa fiyatları Temmuz ayında Motorin için %2.52 artarken, Benzin için %6.39 artış gösterdi. Bu şekilde 2024 yılının ilk yedi ayında pompa fiyatları ortalama %23.11 oranında artmış oldu. Ekonomist haberine göre; ABD Enerji Enformasyon İdaresi (EIA), bu yıla ilişkin petrol fiyatı tahminini aşağı yönlü revize etti. AA haberine göre; EIA'nın 'Ağustos 2024 Kısa Dönem Enerji Görünümü Raporu'na göre, petrol fiyatlarının son dönemdeki düşüşe rağmen bu yılın ikinci yarısında küresel petrol stoklarındaki azalma nedeniyle yükseleceği öngörülüyor. Küresel petrol stoklarının yılın ilk yarısında günlük yaklaşık 400 bin varil, ikinci yarısında ise günlük yaklaşık 800 bin varil azalacağı hesaplanıyor. Rapora göre, stoklardaki düşüş kısmen Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve OPEC dışı bazı üretici ülkelerden oluşan OPEC+ grubunun üretim kesintilerinden kaynaklanıyor. Buna göre, Brent petrolün ortalama varil fiyatının bu yıl 84,44 dolar seviyesinde gerçekleşmesi bekleniyor. Bu rakam, önceki raporda 86,37 dolar olarak tahmin edilmişti. Batı Teksas türü (WTI) ham petrolün ortalama varil fiyatının da 80,21 dolar seviyesinde olacağı öngörülüyor. Söz konusu rakam, geçen ay 82,03 dolar olarak hesaplanmıştı. EIA, gelecek yıl için Brent türü ham petrolün varil fiyatını 85,71 dolar, WTI ham petrolü ise 81,21 dolar olarak aşağı yönlü revize etti. Fiyatlarda gelecek aylarda öngörülen artışa rağmen 2025 yılı için ortalama fiyat tahminleri büyük ölçüde petrol tüketiminde beklenen azalma nedeniyle düşürüldü. Morgan Stanley, ham petrol piyasasının şu anda sıkışık olduğunu ancak gelecek yıl Brent petrol fiyatlarının 70 dolar aralığına gerilemesiyle birlikte muhtemelen arz fazlası vereceğini söyledi. Banka, yayınladığı bir notta sıkışıklığın üçüncü çeyreğin büyük bölümünde devam edeceğini, ancak dengenin dördüncü çeyrekte, "mevsimsel talebin hafiflemesi ve hem OPEC hem de OPEC dışı arz büyümeye döndüğünde" geri döneceğini söyledi. Morgan Stanley, OPEC ve OPEC dışı arzın 2025'te talep artışının çok üzerinde, günde yaklaşık 2,5 milyon varil artmasını beklediğini söyledi. Rafineri faaliyetlerinin bu yıl ağustos ayında zirveye ulaşacağı ve Temmuz 2025'e kadar bu seviyeye dönmesinin pek mümkün olmadığı belirtildi. Morgan Stanley, 2024 yılının üçüncü çeyreğine ilişkin Brent ham petrol fiyatları tahminini değiştirmeyerek varil başına 86 dolar seviyesinde bıraktı. Bu ayın başlarında Goldman Sachs da çeyrek için tahminini varil başına ortalama 86 dolar olarak korudu.
Döviz Kurları:
TCMB 31 Temmuz 2024 kapanış verilerine göre, USD döviz satış kuru bazında %0.78’lik artış ile 33,14 TL; EUR döviz satış kuru bazında %1.95’lik artış ile 35,88 TL oldu. EUR/USD paritesi ise %1.17 azalarak, 1.0826 seviyesine geriledi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Temmuz ayı Piyasa Katılımcıları Anketine göre; katılımcıların cari yıl sonu döviz kuru (ABD Doları/TL) beklentisi bir önceki anket döneminde 37,75 TL iken, bu anket döneminde 37,37 TL olmuştur. 12 ay sonrası döviz kuru beklentisi ise bir önceki anket döneminde 41,41 TL iken, bu anket döneminde 41,52 TL olarak gerçekleşmiştir. Dünya haberine göre, Deutsche Bank Ortadoğu ve Doğu Avrupa Araştırma Müdürü Hans-Christian Wietoska, Türkiye'nin makroekonomi politikalarındaki değişim, enflasyon ve faiz beklentileri ve yatırımcılarına Türkiye'ye bakışına ilişkin soruları yanıtladı. TCMB'nin sıkı para politikası duruşunu sürdürmesinin önemli olduğunu kaydeden Wietoska, "Kolay olmayacak ama daha önce dünyada yüzde 75 enflasyonu olan hiçbir ülke resesyona girmeden enflasyonu düşürmedi. Türkiye resesyona girmeden ekonomisini dengelemeyi başarabilirse eşsiz bir örnek olacak ki Türkiye'nin bunda başarılı olacağı konusunda oldukça iyimseriz. Ancak yarı yolda politika hataları olmamalı" diye konuştu. Yıl sonu dolar/TL beklentilerinin ise 37 olduğunu kaydeden Wietoska, TL'de reel anlamda değer kazancı öngördüklerini söyledi. Britanya merkezli yatırım bankası HSBC, yeni raporunda Türkiye için enflasyon, büyüme ve dolar kuru tahmini yaptı. Raporda, dolar kuru konusunda şu yorum yapıldı: "TL konusunda yapıcıyız. Para birimi için düşük enflasyon reel faizler kanalıyla destekleyici olmaktadır. Şimdiye kadar, yükselen nominal faiz oranları, reel faizleri artırma ve dolarizasyon sürecini destekleme konusunda ağır bir iş yapmak zorundaydı. Bundan böyle reel faizlerin pozitif dinamiği enflasyondaki düşüşten kaynaklanabilir. Reel faizlerin 2024 yılı sonuna kadar önemli ölçüde pozitif hale gelebileceğine ve TL'nin cazibesini daha da artıracağına inanıyoruz. Dolar/TL'yi yıl sonunda 36 seviyesinde görüyoruz."
Yurtiçi Fiyat ve Maliyet Endeksleri:
TUİK verilerine göre, Yİ-ÜFE (2010=100) 2024 yılı Temmuz ayında bir önceki aya göre %1,94 artış, bir önceki yılın Aralık ayına göre %21,81 artış, bir önceki yılın aynı ayına göre %41,37 artış ve on iki aylık ortalamalara göre %47,55 artış gösterdi. Sanayinin dört sektörünün yıllık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında %60,34 artış, imalatta %41,84 artış, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında %25,27 artış ve su temininde %75,40 artış olarak gerçekleşti. Ana sanayi gruplarının yıllık değişimleri; ara mallarında %36,96 artış, dayanıklı tüketim mallarında %49,78 artış, dayanıksız tüketim mallarında %55,41 artış, enerjide %31,09 artış ve sermaye mallarında %40,06 artış olarak gerçekleşti. Sanayinin dört sektörünün aylık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında %1,55 artış, imalatta %1,42 artış, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında %7,37 artış ve su temininde %5,28 artış olarak gerçekleşti. Ana sanayi gruplarının aylık değişimleri; ara mallarında %1,57 artış, dayanıklı tüketim mallarında %1,20 artış, dayanıksız tüketim mallarında %0,58 artış, enerjide %6,28 artış ve sermaye mallarında %1,78 artış olarak gerçekleşti. YD-ÜFE 2024 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre %0,97 artış, bir önceki yılın Aralık ayına göre %15,22 artış, bir önceki yılın aynı ayına göre %44,51 artış ve on iki aylık ortalamalara göre %59,50 artış gösterdi. Sanayinin iki sektörünün yıllık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında %54,03 artış, imalatta %44,35 artış olarak gerçekleşti. Ana sanayi gruplarının yıllık değişimleri; ara mallarında %39,19 artış, dayanıklı tüketim mallarında %53,68 artış, dayanıksız tüketim mallarında %48,13 artış, enerjide %38,35 artış, sermaye mallarında %49,02 artış olarak gerçekleşti. Sanayinin iki sektörünün aylık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında %0,97 artış, imalatta %0,97 artış olarak gerçekleşti. Ana sanayi gruplarının aylık değişimleri; ara mallarında %0,46 artış, dayanıklı tüketim mallarında %1,42 artış, dayanıksız tüketim mallarında %1,32 artış, enerjide %0,07 artış, sermaye mallarında %1,35 artış olarak gerçekleşti.