İzmir’deki fabrikasından iç pazarda DX markasıyla Türkiye’nin ve Avrupa’nın büyük beyaz eşya ve elektronik ürün üreticilerine, SFS markasıyla da Avrupa’daki firmalara üstün nitelikli ve müşteri ihtiyaçlarına uygun vidalar ürettiklerini belirten SFS Dekpaks Bağlantı Elemanları San. ve Tic. A.Ş. Genel Müdürü Murat Yıldız, firmaları hakkında şu bilgileri verdi.

Firmanızın kurumsal kimliği hakkında bilgi verir misiniz?

Murat Yıldız: Şirketimiz 1997 yılında İzmir Torbalı’da matkap uçlu vida üretmek üzere kurulmuş ve Türkiye’yi “akıllı vida” kavramıyla tanıştırmıştır. İnşaat sektörüyle başlayan serüvenine 90’lı yılların sonundan itibaren beyaz eşya, elektrik/elektronik ve otomotiv gibi sektörleri de katarak devam etmiş, bu alanlarda da uzmanlaşmıştır. Bugün 25.000 metrekarelik bir alanda tam entegre bir fabrikada üretimine devam etmektedir.

Bütün Türkiye’de kendine önemli bir yer edinmiş “Dekpax” markasıyla tanınmakta olan ürünlerimiz kalitenin ve performansın simgesi haline gelmiştir. Ürünlerimizin üzerinde bulunan DX işareti aranılır bir özellik olmuş, kaliteli ürün ve hızlı, esnek ve çözümcü hizmetle eşdeğer anlama sahip olmuştur.

2008 yılında tüm dünyanın soğuk şekillendirme konusunda global bir lider olan SFS intec ile ortaklık kurulmuş ve 2011 yılının sonunda da SFS intec tarafından geri kalan hisseler de satın alınarak SFS intec grubu içerisinde önemli bir üretim merkezi olma başarısı yakalamıştır.

Hangi sektörlere iş yapıyorsunuz? Üretiminiz ve ürünleriniz hakkında bilgi verir misiniz?

Murat Yıldız: SFS intec İsviçre merkezli SFS Holding şirketlerinden biri olup dünya genelinde uçak sanayiine, otomotiv sektörüne, inşaat sektörüne, elektrik/elektronik ve beyaş eşya sektörüne, inşaat sektörüne yönelik hassas işlenmiş ve soğuk şekillendirilmiş parçalar üretmektedir. SFS intec şirketi global anlamda 30’a yakın üretim tesisi ve 50’nin üzerinde ülkede operasyonlarını yürütmektedir.

SFS intec grubu Boeing, Airbus, gibi uçak üreticilerinin yanısıra, Porsche Cayenne, Volkswagen gibi müşterilere doğrudan, aynı zamanda Bosch, Delphi, Continental, TRW, vs. gibi otomotiv yan sanayileriyle dolaylı olarak otomotiv üreticilerine, TIR endüstrisine, bununla birlikte de BSH, Philips, Rowenta, Miele, Electrolux gibi Dünya devi beyaz eşya üreticilerini, hatta ve hatta Apple ve HTC, Nokia, Samsung, Foxconn gibi dünyanın elektronik devlerinin de en büyük tedarikçisi konumundadır.

İzmir’deki fabrikamızdan iç pazarda DX markasıyla Türkiye’nin ve Avrupa’nın büyük beyaz eşya ve elektronik ürün üreticilerine, SFS markasıyla da Avrupa’daki firmalara üstün nitelikli ve müşteri ihtiyaçlarına uygun vidalar üretmekteyiz. Ürettiğimiz ürünlerle müşterilerimizin vidaları bağladıkları metal veya plastik parçalarda maliyetlerini belirgin ölçülerde azaltmalarına doğrudan katkı sağlıyor ve müşterilerimizle bir çözüm ortağı gibi hareket edip birlikte ürün geliştiriyoruz.

Türkiye’nin tek matkap uçlu (akıllı vida) üreticisi olmamızın yanı sıra uluslararası havaalanı, stad, spor kompleksi, fabrika, alışveriş merkezlerinin çatı cephe kaplamalarında da yaygın olarak kullanılan yüksek kaliteli bağlantı elemanları (vida, perçin, lüks konutlarda ve PVC sistemlerinde kullanılan özel kapı menteşelerinin) üreticisiyiz.

Kalite standartlarınız hakkında bilgi verir misiniz?

Murat Yıldız: Toplam Kalite Yönetimi konusundaki yolculuğumuz 2000 yılında tescil ettirdiğimiz ISO 9002 kalite belgesini almakla başlamış, 2004 yılında ISO 9001:2000 ile devam etmiş ve son olarak da 2008 yılı itibari ile de ISO 9001:2008 belgesi ile bulunduğumuz noktaya gelmiştir.

Ürünlerimizin tamamı 2004 yılından bu yana RoHS’a uygun olarak üretilmektedir ve Cr+6, Kurşun, Kadmiyum, Cıva gibi zararlı maddeler içermemektedir. Denetçi kuruluşlar düzenli olarak ürünlerimizin RoHS’a uygunluğunu kontrol etmekte ve sertifikalar vermektedir. Ürettiğimiz ürünlerin her biri için Dünya’da geçerli uluslararası standartlar kullanılmakta olup ISO ve hatta DIN normlarına uygun olarak üretilmektedir.

Düzenli olarak Kaizen uygulamaları yaparak verimliliğimizi daha da artırmaya çalışıyoruz.

Torbalı/İzmir’deki tam entegre üretim tesisimizde çok üst düzey izlenebilirlik kabiliyetlerine sahip olduğumuz işletmemizde hangi ürünün, hangi aşamada, hangi parametrelerle, kim tarafından, hangi tedarikçinin ürünleri kullanılarak üretildiğini ve benzer şekilde kontrol edildiğini özel bilgisayar programları yardımıyla anlık ve geriye dönük olarak takip edebiliyoruz.
Tam otomatik kaplama tesislerimiz sayesinde ürünlerin standartlar gereği korozyona karşı dayanımları min. 48 saat (tuz dayanım testi) istenirken, biz minimum 72 saat verebiliyoruz ve organik veya inorganik farklı kaplama seçenekleriyle 100, 250, 500 ve hatta 1.000 saat ve üzeri korozyon dayanımı olan ürünleri müşterilerimizin ihtiyaçları doğrultusunda sunabiliyoruz. Kapsamlı kalite laboratuarlarımız kendi ürünlerimizin olduğu kadar, dışarıdan aldığımız hammadde ve üretimde kullanılan kimyasalların da kontrolünü yapabilmekte ve böylece kalite standartlarımızı belirlediğimiz üst sınırlarda tutabilmekteyiz.

2012 yılı firmanız için nasıl geçti? Adetsel(tonaj) ve cirosal anlamda artış sağlandı mı? 2013 yılından neler bekliyorsunuz?

Murat Yıldız: 2012 yılı şirketimizin yeni üretim ve satış rekorları kırdığı bir yıl oldu. 2010 yılı sonuçları göz önünde bulundurulduğunda satışlar bazında %80’in üzerinde bir büyüme gerçekleştirdik ve böylesi bir büyüme kolay kolay rastlanılabilecek bir büyüme değil. Büyümenin kaynağına bakıldığında endüstriyel grup olarak nitelendirdiğimiz ve beyaz eşya, elektronik ürün üreticilerine, inşaat grubu müşterilerine yaptığımız satışların gerek mevcut müşterilerle gerekse yeni müşteriler bularak arttığını ve ihracatımızın da arttığını söyleyebiliriz.

2013 için de olumlu beklentilerimizi koruyoruz. 2012’de başladığımız yatırımlarımız hız kesmeden devam edecek. 2011 ve 2012’de olduğu gibi çift haneli büyüme rakamları öngörüyoruz. Bu amacımıza ulaşmak için iç piyasada Dekpax markasını daha fazla üreticiye ulaştırmak arzusundayız. İhracat da her zamanki gibi önceliklerimiz arasında olacak.

Kısa ve orta vadedeki hedefleriniz nelerdir?

Murat Yıldız: Şirket olarak hedeflerimizi belirlerken hem iç dinamiklerimize hem de çevre koşullarına bakarak hareket etmemiz gerekiyor. Türkiye’nin büyümesi, Türkiye’deki üreticilerin de ihracat potansiyellerinin artması kapasitelerimizi artırmamızı sağlayacak gibi görünüyor. Diğer taraftan 2008’deki global krizden sonra tüketici alışkanlıklarının ve satın alma alışkanlıklarının da değişmesiyle Türk sanayisi 2008 öncesi döneme kıyasla Uzakdoğulu rakiplerine karşı pazara yakınlık, daha küçük miktarlarda alım yapma ihtiyaçları, nakit akışını dengeleme istekleri, teslim sürelerinin kısa olma ihtiyaçları, vb. gibi nedenlerle avantaj sağlamaya devam edecek gibi görünüyor.

Belirttiğimiz bu olumlu senaryolara karşılık her zaman karşı karşıya kalacağımız maliyet düşürme baskıları, daha da esnek olma, çevre koşullarına ve müşteri beklentilerine daha farklı bakış açılarıyla cevap verme beklentileri nedeniyle sürekli olarak kendimizi geliştirmek zorundayız.
Bizim için orta vadedeki hedeflerimiz sektördeki marka değerimizi yükseltmek, müşterilerimiz tarafından sürekli ve tercih edilen tedarikçi olmak, kazan-kazan ilişkisine dayalı olumlu ticari ilişkiler geliştirmek ve daha fazla istihdam yaratmak olacaktır.

Beyaz eşya sektörünün gelişimini değerlendirir misiniz?

Murat Yıldız: İtalya, İspanya, Portekiz, Almanya, Fransa ve sayabileceğimiz diğer lokasyonlardaki Beyaz Eşya üreticilerinin Türkiye’de yeni yatırımlar yaptığını ya da var olan fabrikalardaki ürün portföylerini geliştirdiklerini görüyoruz. Bu yeni yatırımlarla şirketlerin belirgin ölçülerde büyümeleri oldukça önemli bir gelişme olarak karşımızda duruyor. Önümüzdeki yıllarda bu büyümenin etkilerinin ve yan sanayi sektörlerinin gelişmelerine katkıda bulunacağı kaçınılmaz. Türk beyaz eşya sektörü globaldeki pazardan daha fazla pay alabilmek için daha çevik, daha esnek, müşteri beklenti ve ihtiyaçlarını daha iyi analiz edip rakiplerine göre çok daha rekabetçi olmak durumundadır. Bunu başarabilmek için de aynı felsefeye sahip yan sanayi ve iş ortaklarına ihtiyaç duymaktadır. Bununla birlikte uluslararası alanda güçlü markalar oluşturduğu sürece de daha fazla katma değer yaratıp orta ve uzun vadede daha kalıcı olacaktır.

Son olarak eklemek istedikleriniz varsa onları da öğrenebilir miyiz?

Murat Yıldız: SFS Dekpaks olarak müşterilerimizle onların ihtiyaçları doğrultusunda, ortaklaşa ya da sorunlarını çözmek amacıyla özel ürünler geliştirebiliyoruz. Diğer kabiliyetlerimizin yanı sıra hızlı, esnek ve yapıcı yaklaşımımız sayesinde müşterilerimiz için tercih edilen bir çözüm ortağı konumundayız. Bir ürün alınırken toplam kullanım maliyetiyle değerlendirilmeli görüşünü savunuyoruz. Kalitesizlik büyük bir maliyettir ve hiç bir işletme ucuz ürün kullanacak kadar zengin değildir. Kullanıcılar vida gibi önemli bir bağlantı elemanı alırken izlenebilirliği yüksek, her türlü operasyonu kendi bünyesinde ve yakın kontrolünde olan bir üreticiden almalarını tavsiye ediyoruz.

Müşterilerimizin, vida sadece daha iyi tutunabilsin diye daha kalın saclar, daha yoğun hammaddeler kullandıklarını, maliyet sıkıntıları yaşadıklarını Ar-Ge ve uygulama birimlerimiz defalarca tanık oldular. Yoğun çalışma ve bilgi birikimlerimizle beraber tüm müşterilerimizde ciddi maliyet avantajları yaratabildiğimizi söylersek abartmamış oluruz.

Müşterilerimize yenilikçi, güvenilir ve maliyet avantajları sağlayan çözümler sunabiliyoruz. Metale kendi dişini kendi açan vidalarımızla müşterilerimiz havşa açma, temizleme, kılavuz çekme gibi pek çok operasyonu ortadan kaldırabiliyor. Bu durum zaman ve sonucunda da maliyetlerin düşmesini sağlıyor. Bu tarz ürünler aynı zamanda sızdırmazlık istenen ya da titreşimli ortamlarda kullanılarak büyük kullanım kolaylığı sunuyor. Aynı vidayı aynı deliğe defalarca atabiliyor ve satış sonrası serviste özel vida (Taptite®) yerine standart bir metrik vida aynı delikte sorunsuz bir şekilde kullanılabiliyor olması da diğer bir avantaj. Çok ince saçlarda (0,5 mm kalınlık) bile sac üzerinde patlatma operasyonu yapılmadan tutunma fonksiyonunu yerine getiren özelliklerde özel vidalarımız büyük maliyet avantajı sağlayabiliyor. Benzer bir maliyet avantajını plastik malzemelere kendi dişini açabilen vidalar ile sağlanabiliyor.

Biz SFS olarak sadece bir vida üreticisi değil, bunun çok daha ötesinde olaya sistemsel bakış açısı getiren, müşterimizin toplam karlılığını gözeten bir çözüm ortağıyız. Müşterilerimizle uzun soluklu çalışma ortamları yaratma çabasındayız.Bağlantı Teknolojilerindeki yeni gelişmelerden haberdar olmak istiyorsanız bizimle iletişim kurabilirsiniz.

Haberin Kaynağı : SUBCONTURKEY YAN SANAYİ ve TEDARİKÇİ GAZETESİ

Editör : Özlem Çelebi
21.03.2013