Savunmanın Devleriyle İkinci Randevu Ekim Ayında
Savunma ve havacılık sektörünün dünya çapındaki dev firmaları, yerli üreticilerle tanışmak ve ikili iş görüşmeleri gerçekleştirmek üzere “Savunma ve Havacılıkta Endüstriyel İşbirliği Günleri ICDDA’14” kapsamında ikinci kez Ankara’ya geliyor.
Savunma ve havacılık sektöründe ilki 6-8 Mart 2013 tarihleri arasında gerçekleşen Savunma ve Havacılıkta Endüstriyel İşbirliği Günleri’nin ikincisi için hazırlıklar başladı. Savunma Sanayii Müsteşarlığı himayelerinde, OSTİM Savunma ve Havacılık Kümelenmesi’nin (OSSA) ev sahipliğinde 14-16 Ekim 2014 tarihlerinde gerçekleştirilecek olan “Savunma ve Havacılıkta Endüstriyel İşbirliği Günleri ICDDA’14” ile yerli savunma sanayinin kabiliyetleri dünya devlerine sergilenecek. Savunma Sanayii Müsteşarı Murad Bayar’ın katılımıyla gerçekleşen basın toplantısında organizasyonla ilgili bilgiler verildi.
İki yılda bir gerçekleşecek
Toplantının açılışını yapan OSSA Yönetim Kurulu Başkanı Mithat Ertuğ, Savunma Sanayi Müsteşarlığı ve T.C. Ekonomi Bakanlığı’na verdikleri destek için teşekkür etti. Ertuğ, hedeflerinin, savunma ve havacılık sanayinde ana entegratör firmalara yerli çözümler sunmak ve KOBİ’lerin sektöründe ihracatının artırmak olduğunu söyledi. OSSA Başkanı, “İlk ICDDA’deki başarılarımız çalışmalarımızın boşa gitmediğini göstermektedir. Bu durum bizi daha çok çalışmaya motive etmektedir. Birincisinin verdiği güvenle, etkinliği her iki yılda bir gerçekleştirmeye karar verdik.” dedi.Mithat Ertuğ OSSA’ya üye olmak isteyen firmalarda aradıkları nitelikler hakkında da açıklamalar yaptı. Ertuğ, aday firmaların ASELSAN, TAI, TEİ, FNSS, HAVELSAN, ROKETSAN gibi bir ana sanayi firması ile çalışıyor ya da bu firmalardan herhangi birinin onaylı alt tedarikçisi olması gerektiğini belirtti, firmaların imalatı olmasına ya da Ar-Ge, mühendislik ve tasarım alanında sektöre hizmet etmesine çok özen gösterdiklerinin altını çizdi.
Kümelere destek faaliyetleri hızlandırdı
OSTİM Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Aydın, kümelenme ile ilgili olarak bölgede yürütülen bu faaliyetlerin başarılı sonuçlarını görmekten mutluluk duyduklarını kaydetti. “Biz 2004 yılında kümelenmeyi yeni keşfetmiştik. Burada en önemli konulardan biri hemen bir sahibimizi, koltuğumuza giren birilerini bulduk.” değerlendirmesinde bulunan Aydın, savunma sanayinde sektörün nereye gideceğini, ne yapacağını bilen bir kurumun varlığının küme faaliyetlerinin hızlandırdığını dile getirdi. Orhan Aydın şöyle konuştu: “Türkiye’de kümelenmeyi destekleyen ilk kurum T.C. Ekonomi Bakanlığı oldu. Bakanlığımızın programı kapsamında savunma ve havacılıkta da desteğimizi aldık. Bu sayede kümelerimiz bir ilerleme kaydetti.”
Offsette başarı ve Ar-Ge’ye katkı
Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, Ankara’nın savunma sanayinin merkezi olduğuna işaret etti. Türkiye’nin bölgesinde en yüksek katma değerli ürünler üreten ve Rusya haricinde bölgede en büyük GSMH’ye sahip olan bir ülke olduğunu anlatan Başkan Özdebir, Savunma Sanayii Müsteşarlığı’nın çalışmalarının önemli olduğunu ifade etti. Savunma Sanayi Müsteşarlığı’nın kurulduğundan bu yana offset uygulamalarının üzerinde çok hassasiyetle durduğunu, firmaların Ar-Ge yönünün gelişimine katkı verdiğini belirten Özdebir, şu tespitleri paylaştı: “Bu kadar gelişmemize rağmen Türkiye sanayisi bir bakanlık bünyesindeki sanayi genel müdürlüğü tarafından yönetilmeye çalışılıyor. Müsteşarlığımız, savunma sanayini kendisine alarak, sektörün içindeki yatay ve dikey tüm menfaat ilişkilerini çözüp buna göre sektörün gelişmesini planlayıp destek oluyor, gelişmesine katkıda bulunuyorsunuz. Katma değeri yüksek olan işler sektörde gerçekten zor bir iş.”
“Maliyet avantajımız var, bu bir fırsat”
İşbirliklerini önemini belirterek konuşmasına başlayan ve ilk sözü “Birlikten kuvvet doğar” olan Savunma Sanayii Müsteşarı Murad Bayar, “OSSA kümesi da bunun çok güzel bir örneği. Bu çalışmalara başlandığında T.C. Ekonomi Bakanlığımız konunun cidden liderliğini yaptı.” dedi. Kümelerin 4 paylaşımın bir araya gelmesiyle oluştuğuna dikkat çeken Bayar; Ankara Sanayi Odası, OSTİM benzeri kuruluşlarla akademik çevrelerin ve kamunun buluşmasının sinerji oluşturduğunu söyledi. Silahlı Kuvvetler’in istediği hesapta teçhizatı, Türkiye’de Ar-Ge yoluyla geliştirip, kendi sanayimizde üretmek için sektörde ciddi bir derinliğin olması gerektiğine değinen Murad Bayar şu görüşlere yer verdi: “Özel sektör yeni kabiliyetler ve yatırımlar geliştiriyor. Mart ayındaki program bizim için de çok büyük bir başarı hikayesidir. Bu faaliyete, 270 firmanın; yarısı Türkiye’den yarısı yurtdışından olmak üzere katılması hakikaten büyük bir başarı, çok güzel bir başlangıç. Otomotiv sanayimiz, hem kalite olarak hem maliyetler olarak bu işin teslimatı, yapılabilirliği ve yönetimi olarak ileri teknoloji ürününde bunu sağlıyor. Sanıyorum ki 30 milyar dolar ihracatımız var. Havacılıkta da aynen böyle olabilir. Sadece savunma tarafını söylemiyorum. Havacılıktaki üretim katkısını söylüyorum. 125 firmamız da bunun için çalışıyor.”“Havacılıkta aynen böyle olabilir. Burada 5 milyar, 10 milyar dolarları görebiliriz. Çünkü bizdeki istatistikler şöyle: Avrupa ve Amerika’ya göre havacılık sektöründeki üretim faaliyetlerimiz en az üçte iki oranında daha iyi, yani maliyet olarak batının üçte biriyiz. Standartlar tamamen aynı; Avrupa ve Amerika’yla tamamen eşit. Zaten başka bir standart yok. Maliyet olarak üçte birdeyiz. Çok ciddi bir avantaj. Belki bazı sektörlerimizde kaybetmeye başladığımız maliyet avantajı burada var. Bu üretimin de dünyanın ucuz yerlerine çok fazla gitme şansı yok. O standartları oralarda yakalayamazsınız. Bu manada böyle de bir fırsat var. 2023 için 25 milyar dolar bir hedef konuldu. Bu oyunu iyi oynarsak, bu bizim için ciddi bir üretim sektörüne gelir ve rakamlarımız şimdi konuştuklarımızın 5-10 misline rahatlıkla çıkabiliriz. Buraya da bu gibi faaliyetlerle çıkacağız. Türkiye’ye Mart ayında gelen 130-140 firma muhataplarını tanıdılar, iş ilişkilerini geliştiriyorlar. Bunu diğer faaliyetlerle destekleyeceğiz.”
Haberin Kaynağı : OSTİM
27.12.2013