Sanayide Geleceğe Hazırlanma Sohbetleri
Aylin Tülay Özden Doruk, Yönetim Kurulu Üyesi & ProManage Genel Müdürü - Üretimde Dijitalleşme: Ama Nasıl…
Aylin Tülay Özden
Doruk, Yönetim Kurulu Üyesi & ProManage Genel Müdürü
Sanayide Geleceğe Hazırlanma Sohbetleri
Üretimde Dijitalleşme: Ama Nasıl…
Alice: “Hangi kapıdan gitmeliyim?”
Tavşan: “ Nereye Gitmek İstiyorsun?”
Alice: “ Bilmiyorum”
Tavşan: “ O zaman hangi kapıdan gittiğinin bir önemi yok.”
Ne kadar çok anlam barındıran bir diyalog…
İş dünyasında tüm firmaların özetle bir tek hedefi var:
- Karlı olmak,
Bazı ek hedefler de firmanın kültürüne bağlı olarak gelebilir:
- Müşterileri tarafından tercih edilen olmak,
- Yıllar içinde güçlü bir şekilde büyümek ve kalıcı olmak,
- Rekabette öncü olmak,
- Belli grup müşteriye ürün ve hizmet sunabilir olmak, belli bir tedarik zincirinin parçası olmak.
Bu konudaki en pratik yaklaşım şu dörtlü ile ifade ediliyor:
Bugün “Ürün Tasarımında Rekabetçi Olmak ve İnovasyon Kültürü” konusunu irdelemek istiyorum.
Bundan tam 15 yıl önce, stratejik planlama çalışması yaptığımız sırada danışmanımız şöyle bir soru sormuştu: “15 yıl sonra kime ne satacaksınız, sizden alım yapacak olan kişiler kimler olacak?” Biz de şöyle düşündük: “Dijitalleşme işinde çalışıyoruz ve bu konuda ürün ve sistemleri seçme işini 20’li yaşlarındaki genç çalışanlar yapıyor, peki 15 yıl sonra bu seçimi yapacak olan kişiler şu anda kimler?”
Bunun cevabı o sıralarda ilköğretim ve lise çağında olan ve günlerini, tablet ve bilgisayar ile geçiren çocuklarımızdı. O çocuklardan biri olan oğluma web sitemiz hakkında fikirlerini sorduğumda 2 dakika bakıp şunu söylemişti: ”Çok sıkıcı, hiçbir şey hareket etmiyor.!” Şu an 20 yaşında ve hayatındaki pek çok operasyonu cep telefonu ve bilgisayarı ile hallediyor. Dijital ortamlarda yaşayan, ürün ve hizmet seçiminden alımına, uygulanmasından, servisine dek her konuyu dijitalde halleden, yaşama ortamı ve iklimi teknoloji (Internet, Bilgi teknolojileri, mobil uygulamalar, akıllı cihazlar…) ile iç içe olan bir nesil ile yaşıyoruz ve geçen her zamanda bu neslin beklentileri daha da kuvvetlenecek.
Yine kendimden bir örnek verecek olursam; pandemi döneminde evlerimize kapanıp home ofis çalışma düzenine geçip, işimizi web meetingler ile sürdürmeye başladığımızdan beri yerimizden nerede ise hiç kalkamaz olduk. Çalışma ortamımız haline gelen evimizin temel düzenini korumada yerleri süpürüp silen robotların önemli bir rolü oldu. Evimize yer temizliği için bir robot aldığımızda paketi ilk açan ve mobil uygulama ile çalışma düzenini belirleyip bu işi gönüllü olarak üstlenen yine Z kuşağı oğlum oldu. Evin temizliği ile ilgilenmeyen yeni nesil, bir anda ev temizliği konusunda kullanılan araç ona hitap ettiği için ilk yetkili haline geldi.
Tüm dünyada sanayinin önemli bir sorunu var. Genç insanlar sanayide çalışmayı tercih etmiyor, fabrikalar üretimde çalışacak genç personel bulamıyor. Bunun nedenlerinden biri de sanayinin genç insanların yaşama iklimi olan dijital araçlara yeterince yer vermiyor olması olabilir mi dersiniz?
Şirketlerimizde de inovatif süreçleri, ekipmanı ve ürünleri tasarlayıp kullanıma aldığımızda, günlük hayatımıza soktuğumuzda, yetiştirmekte olduğumuz yeni nesil de kurallarını değiştirmekte olduğumuz bu oyuna dahil olabilecek diye düşünüyorum .
Peki yapmazsak…
Öz güveni, cesareti yeterli olmayanlar kendilerine mevcut dünyamızda yer bulmayacak, içine kapanacak, mutsuz, tatminsiz, başarısız bireyler olacaklar ve maalesef onları kaybedeceğiz. Öz güveni ve cesareti yüksek olanlar ise kendi oyunlarını kuracaklar. Kendi nesillerinin ihtiyacı olan ürünleri tasarlayacak bu ürünleri üretecek olan zinciri kuracak. Doğal olarak kullandıkları dijital otomatik sisteme yatkınlıkları, bizlerin manuel sistemlerinden çok daha verimli olacak.
Peki biz, günümüzün fabrikaları, firmaları, aslında ne yapmamız gerektiği çok açık değil mi?
10- 15 yıl sonra kime ne satacağımızı, nasıl satacağımızı bugün belirlemiyorsak yarın çok geç olacak. Konu fabrikalarımızı dijital işletmelere çevirmekten biraz daha geniş bir açıda bakış gerektiriyor. Belki çok dijital işleyen karanlık bir fabrika olacağız ancak ürünlerimiz pazarda kendine müşteri bulabilecek mi? İş yapış yöntemlerimiz bizim bir tedarik zincirinin parçası olmamıza yetecek mi?
2018 yılında düzenledğimiz “Doruk’ta Buluşma” etkinliğimizde kullanıcılarımızın, Almanya’daki sanayicilerin Endüstri 4.0 a nasıl hazırlandığını öğrenebilmesi için Fraunhaufer Enstitüsünden Sn. Mehmet Kürümlüoğlu’nu misafir ederek kendilerini dinlemiştik. Demişti ki: “Dijitalleşen dünyada ürünlerini dijital ve akıllı sistemlerin bir parçası haline getirme konusuna da eğiliyorlar.”
Plastik su borusu bile üretiyor olsanız akıllı işletmeler, akıllı binalar, akıllı seralarda neden ürününüz tercih edilen olmalı, buna da kafa yormanız ve gelecekte kime ne satacağınız konusundaki çalışmalara bugün başlamanız gerekiyor.
Bir sonraki yazımda değişen dünyada rekabette önde olmak için yapılması gerekenleri anlatmaya devam edeceğim.
Aylin Tülay Özden Hakkında:
Doruk, Yönetim Kurulu Üyesi & ProManage Genel Müdürü
1967 yılında İstanbul’da doğan Aylin Tülay Özden, lisans eğitimini 1988 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi Bilgisayar ve Kontrol Mühendisliği bölümünde tamamlamış, devamında yüksek lisans ve doktora çalışmalarını tamamlayarak Araştırma Görevlisi olarak görev almıştır.
1993- 1995 yılları arasında Simko-Siemens Ar-Ge bölümü ile başlayan özel sektör kariyeri, 1995 - 1998 yılları arasında Interservis Otomasyon Bölümü Müdürlüğü ile devam etmiştir.
1998 yılından bu yana kurucu ortağı olduğu Doruk Otomasyon ve Yazılım A.Ş. şirketinde IIoT alt yapısına dayalı MOM sistemleri geliştirilmesi ve saha uygulanması, AI, AR konularında ürün, sistem ve yaklaşımlar geliştirilmesi ve uluslararası alanda yaygınlaştırılmasına hizmet etmektedir. Bu amaçla 2017 yılında kurulan ProManage , USA firmasının Genel Müdürlüğünü sürdürmektedir.
Özden, Profesyonel iş hayatındaki yöneticilik görevlerine ek olarak KALDER-Türkiye Kalite Derneği, ENOSAD-Endüstriyel Otomasyon Sanayicileri Derneği, DEIK İş Konseyi Yürütme Kurullarında da görev yapmaktadır. Aylin Tülay Özden, evli ve iki çocuk annesidir.