Konya Şeker’den 300 Dolarlık İthal Ayçiçeği Restine Rest Geldi
Ayçiçeği hasadının başlamasıyla birlikte, büyük alıcılar ithal ürün fiyatlarındaki düşüş nedeniyle beklemeye geçerken, Konya Şeker iç piyasanın özellikle Rusya’daki ayçiçeği fiyatlarındaki düşüşten daha fazla etkilenmemesi amacıyla geçtiğimiz yıl olduğu gibi yine avans fiyatlarını açıklayarak piyasaları hareketlendirmek için devreye girdi.
Dünyadaki büyük ayçiçeği üreticilerinden biri olan ve ihracat kapasitesinin yüksekliği nedeniyle dünya piyasalarındaki fiyatları etkileyen Rusya’da ayçiçeği fiyatlarının hasat sezonunun başlamasıyla birlikte Temmuz ayında ulaştığı 390 $’lık seviyeden 300-310 $’a gerilemesi iç pazardaki ayçiçeği fiyatları üzerinde de baskı oluşturmaya başladı. Toplam ihtiyacının yarısından fazlasını ithal ürünle karşılayan ülkemizde ürün fiyatlarının oluşması ithal ürün fiyatlarıyla bire bir bağlantılı olurken, büyük alıcılar ve birlikler fiyatlarını belirlemek için genellikle dünyadaki büyük üretici ülkelerdeki fiyatlara göre pozisyon alıp ona göre fiyat belirliyorlar. Ülkemizin ise ithal ürüne karşı uluslararası anlaşmalar nedeniyle alabildiği tek önlem ithal ürüne yönelik referans fiyat uygulamasından ibaret. Referans fiyat uygulaması ile ithalatçı ürünü gerçekte kaç dolara ithal ederse etsin, devlet ithal edilen ürünü belirlenen referans fiyattan ithal edilmiş sayarak vergilendirmeyi o referans fiyat üzerinden yapıyor. Hatırlanacağı gibi geçtiğimiz yıl dünya piyasalarında ayçiçeği fiyatlarının 350 $ seviyesine gerilemesi ve iç piyasada fiyatların 900 TL’lere inmesi üzerine, Pankobirlik Genel Başkanı Recep Konuk çözüm için bir dizi görüşmelerde bulunmuş ve Sayın Davutoğlu’nun konuya hassasiyetle yaklaşması bakanlıklar nezdinde yürüttüğü girişim neticesinde 525 dolarlık referans fiyat 675 dolara çıkarılmıştı. Referans fiyattaki bu değişiklik, referans fiyata uygulanan %27’lik vergi sayesinde gerçekte 350 dolara ithal edilen ithal ayçiçeğinin sınırlarımızdan 40,5 dolar daha ilave vergi ödenerek girmesini sağlamıştı.
Avans Fiyata Geçen Seneye Göre 170 TL Zam, Ödemenin Yarısı Hemen
Hasat sezonunun başlamasıyla birlikte Rusya’daki fiyatların önce geçtiğimiz yılın seviyesine gerilemesi ve ithal ürün fiyatlarındaki beklentinin geçtiğimiz yılın da altında oluşması, hasat başlamasına rağmen büyük alıcılar ile tüccarın pazara girmemesi üzerine tıpkı geçtiğimiz yıl olduğu gibi ilk harekete geçen yine Konya Şeker oldu. İthal ürün restine adeta rest çeken Konya Şeker, geçtiğimiz yıl açıkladığı avans fiyatların ortalama % 15 üzerinde bir fiyat belirledi. Bir önceki yıla göre ithal ürünün 20-40 $ arasında düşük bir fiyattan işlem görmesine rağmen geçen yıl açıkladığı avans fiyatlarını ton başına 170 TL arttıran Konya Şeker, % 44 yağlı ayçiçeği için 1.300 TL/Ton avans fiyat belirlerken, %45 yağlı ayçiçeğinin 1.320 TL, %50 yağlı ayçiçeğinin ise 1.420 TL/Ton avans fiyat üzerinden alımını yapacak. Konya Şeker, alımını gerçekleştireceği ürün bedelinin %50’sini alımda 1 hafta içerisinde peşin öderken, ürün bedelinin kalan yarısını da bir ay içinde yapacak.Geçtiğimiz yıl ithal ayçiçeğinin ton fiyatının 350 $’a kadar düşmesi üzerine hasat başlamasına rağmen iç piyasada pazar oluşmamış ve bazı bölgelerde ayçiçeği fiyatları 850-900 TL/Ton’a düşmesine rağmen üreticinin ürününe yönelik talep oluşmamış, piyasa hareketlenmemişti. Özellikle erken hasadın yapıldığı bölgelerde oluşan ortalama 900 TL’lik fiyatın da 850 lira seviyelerine doğru seyretmesi üzerine harekete geçen Konya Şeker, yağlı tohum alımında piyasa belirleyicisi olan büyük birliklerin ve şirketlerin fiyat açıklamaması üzerine üreticinin mağduriyetinin önüne geçmek için harekete geçerek, oluşan piyasanın yaklaşık %25 üzerinde bir avans fiyat açıklamış, piyasadaki gelişmelere göre de bu avans fiyatı yukarı yönlü revize edebileceğini ilan etmişti.Konya Şeker’in bu sene de ayçiçeği piyasasına müdahaleye kendisini mecbur hissettiğini ifade eden Pankobirlik Genel Başkanı Recep Konuk, erken hasat bölgeleri ile bazı bölgelerde oluşan fiyatların her tarafı etkilemeye başlaması karşısında bekleyemezdik diyerek şunları söyledi;
“Biz bir iş yapıyorsak, yakın uzak, iç dış her piyasayı takip ederiz. Etmek zorundayız. Çünkü her pazardaki gelişme veya oluşmaya başlayan trend neticede hemen veya sonra bizim üreticimize bir şekilde yansıyor. Bu sene de geçen yılın bir benzerini yaşıyoruz. Mesela Rusya’da ayçiçeği fiyatları geçen yılın da altının işaretlerini veriyor. Onun için ithal ürüne göre pozisyon belirleyip, kârına kar katmak isteyen herkes gözünü dikmiş Rusya’ya, Romanya’ya, Ukrayna’ya daha onlarca pazara dur bakalım, orada fiyat oluşsun ona göre iç fiyatı belirleriz diye bekliyor. Yani herkes Rusya’daki 300 dolarlık fiyatı baz alıp, dünya artık kocaman pazar, orada bu fiyat üzerine vergisini ilave ederim senin ürünün de bu fiyatın üzerini etmez, benim dediğim fiyata satmıyorsan gider oradan getiririm demeye hazırlanıyor. Buna birilerinin bir şey demesi lazımdı, biz dedik. Üreticiyi ithalatçıya örseletmemek için, üreticiye vurulmaya çalışılan ithal ürün sopasını kırmak için geçen yılki avans fiyatımızı 170 TL arttırdık. Zımni olarak restlerine rest çektik. Yine avans fiyat belirledik. Yani ithalatın egemen olduğu bir piyasada ithal ürünün fiyatı yükselir veya mamul ürünün fiyatı artarsa bunu üreticimize yansıtmak için bir açık kapı bıraktık.”
Haberin Kaynağı : MPR İletişim Danışmanlığı
26.08.2014