İSO’nun Düzenlediği Faktoring Seminerine Sanayiciler Büyük İlgi Gösterdi
İstanbul Sanayi Odası (İSO), sanayicilerin farklı finans kaynaklarını daha iyi kullanabilmeleri amacıyla “Faktoring” konulu bir seminer gerçekleştirdi.
Seminerde mal veya hizmet satışı kaynaklı alacakları temlik alarak satıcı firmaya garanti, tahsilat/alacak yönetimi ve finansman hizmetlerinde en az birinin sunulduğu bir enstrüman olarak tanımlanan Faktoring konusunun temel unsurları, işleyişi, çeşitleri, firmalarımıza sağladığı avantajlar ve uygulama örnekleri ele alındı. Seminerde Finans Kurumlar Birliği Faktoring Sektör Temsil Kurulu Başkanı Zafer Ataman, Factors Chain International Başkan Vekili M. Çağatay Baydar, Finansal Kurumlar Birliği Faktoring Sektör Temsilcisi Filiz Ünal, Türk Eximbank Genel Müdür Yardımcısı Mesut Gürsoy ve Componenta Dökümcülük Ticaret ve San. AŞ Hazine Direktörü Sibel Binici katılımcılara bilgi verdi.
Toplantının açılış konuşmasını yapan İSO Genel Sekreteri Melek Us, küresel ekonomide finansal kaynaklara ulaşımın eskisi kadar kolay olmadığını ve dünya için öngörülen mütevazı büyüme tahminlerinin bu öngörüyü desteklediğini söyledi. İSO Genel Sekreteri Us, ülkemizdeki işletmelerin üretim, pazarlama ve AR-GE gibi konularda sorunları olduğunu, bunun da temelinde de finansman yetersizlikleri ve finansa ulaşmaktaki güçlüklerin yattığını ifade etti.
İSO Genel Sekreteri Melek Us
Yaşanan sorunlarda faktoring, bono, tahvil, halka arz, uzun vadeli finansman, hedging, borçlanma araçlarından yararlanılmamasının da önemli etkisi olduğunu belirten Melek Us, Türk sanayi şirketlerinin rakibi olan global şirketlerin, banka kredileri dışındaki finansman araçlarını çok daha fazla kullandıklarına dikkat çekti. Us “Türkiye, üretim noktasında geleceğe bu şirketlerimiz ile yürüyecekse, mutlaka sanayimiz ve sanayicimizi doğru finansal enstrümanlar ile beslemek zorundadır. Sanayicilerimizin de global ölçekte kullanılan bu enstrümanları kullanma noktasındaki muhafazakarlıklarını bir kenara bırakarak faktoring gibi borçlanma araçlarından yararlanma yolarını araştırmaları ve bunları mutlaka kullanmaları gerektiğine inanıyoruz. Son gelişmeleri ve oluşabilecek potansiyel riskleri dikkate aldığımızda endişelerimiz daha da artıyor. Çünkü risklerin boyutu; ithalatımızın ağırlıklı dolar ihracatımızın ağırlıklı avro bazında olması nedeniyle ortaya çıkan kur riski vb. nedenlerle her geçen gün değişiyor ve büyüyor. O halde, başka alanlarda olduğu gibi finans konusunda da hızlı bir inovasyona acilen ihtiyaç duyulmaktadır” şeklinde konuştu.Ülkemizin, geçmiş yıllarda gerek milli gelir gerekse ihracat artışı anlamında oldukça önemli başarılar sağladığını belirten İSO Genel Sekreteri Us, bu başarıda, elverişli uluslararası koşulların yanı sıra, Türkiye’nin klasik ihracat pazarının ötesine geçerek birçok yeni pazarda söz sahibi olması ayrıca kısa vadede sonuç sağlayabilecek sektörlere odaklanmanın etkili olduğunu kaydetti. Us “Bugün artık herkes istikrarlı, sürdürülebilir ve güçlü büyümenin temel unsurunun sanayi sektörü olduğunu kabul ediyor. Gelişmiş ülkeler bile dikkatlerini yeniden üretime, sanayiye çevirmiş durumda. Çünkü üretimin olmadığı bir ortamda sadece hizmet sektörüyle güçlü bir ekonomiyi sürdürülebilir kılmak mümkün değildir. Ülkemiz yüzünü yeniden sanayiye çevirirken, sanayimizin bilgi ve teknoloji içeriği daha yoğun, katma değeri daha yüksek bir yapıya kavuşmasının da bir zorunluluk olduğunu burada sizlerle beraberken ifade etmek istiyorum. Bu zorunluluğu ifade ederken de farkı finans enstrümanlarına ve kaynaklarına erişimin ne kadar önemli olduğu ortada. İstanbul Sanayi Odası olarak temel amaçlarımızdan birisi de işte bu sorunun çözümüne katkı sağlamak” dedi.
Haberin Kaynağı : İstanbul Sanayi Odası
28.05.2015