Yurtiçi pazar büyüklüğü 5 milyar doların üzerinde olan kablo sektöründe 100’ün üzerinde üretici ve ihracatçı bulunuyor. 

Sektörde; enerji kabloları, zayıf akım kabloları, fiberoktif kablolar ile data kablolarının yanı sıra hemen hemen her tür kablo üretiliyor. Üreticilerin çoğu ihracat yapıyor. Geçen yıl, yaklaşık 2.1 milyar dolar ihracat yapılırken, yaklaşık 500 milyon dolarlık ithalat gerçekleşti. Global pazardaki önemli kablo üreticilerinden biri olan Türkiye, birçok ülkeye ihracat yapıyor.

Türkiye; Avrupa, Kuzey Afrika, Rusya, Ortadoğu ve Türk cumhuriyetleri içine alan geniş bir perspektifle bölgede önemli bir potansiyele sahip. Geçen yıl, en fazla kablo ihracatı yapılan ilk üç ülke; 496 milyon dolar ile İngiltere birinci, 367 milyon dolarla Irak ikinci ve 138 milyon dolarlık ihracatla İsrail üçüncü oldu. Bu yılın ilk beş ayındaki ihracat ise 715 milyon dolarken, yaklaşık 186 milyon dolarlık ithalat gerçekleşti. Bu dönemde en fazla kablo ihracatı yapılan üç ülke 158 milyon dolarla İngiltere, 94 milyon dolarla Irak, ve 58 milyon dolarlık ihracatla İsrail oldu.

Rekabet gücümüzü korumak ve ihracatımızı sürdürülebilir kılmak için Ar-Ge ve inovasyona daha fazla önem vermeliyiz. Türkiye’deki kablo firmaları yenilikleri ve dünya trendlerini yakından takip ediyor. Bu yüzden, Ar-Ge için yapılan yatırımların artması sektörün gelişimi açısından büyük önem taşıyor.

Dünya ticaretinden aldığımız pay yüzde 2
Türkiye’de teknoloji tam anlamıyla üretilmese de teknoloji bir şekilde transfer edilmiş durumda. Üretim tesislerimiz yeni, modern ve verimliliği oldukça yüksek. Aynı zamanda firmalarımız hızlı hareket etme kabiliyetine sahip. Özellikle son 10 yılda, kablo sektörünün yan sanayisi oluştu ve kolay iş günü bulunabiliyor. Tün bu avantajlarımıza rağmen dünya ticaretinden aldığımız pay yüzde 2 seviyesinde. Bu rakamın son derece yetersiz olduğuna inanıyoruz. Mevcut pazarlarımızın yanında, faaliyet göstermediğimiz pazarlarda da söz sahibi olmamız gerekiyor.

Global pazarın en büyük kablo ithalatçısı ve aynı zamanda ihracatçısı olan ABD’yi hedef olarak belirledik. Amerika pazarı potansiyelinin yüksek olmasına rağmen, Türk kablo firmalarının pazardaki payı yok denecek kadar az düzeyde. Kablo İletken Yurtdışı Pazarlama Takımımız ile ABD’ye New York-Chicago ve Houston-Dallas’tan oluşan iki ayrı ticaret heyeti düzenledik. Üç yıllık süreçte sektör adına önemli çalışmalar gerçekleştirdik. Ticaret heyetlerinde kurdukları ilişkiler sayesinde firmalarımızdan biri Mikronezya’ya, diğeri Venezuela’ya ihracat yapmayı başardı. Amerika pazarına girişte zorunlu olan UL Sertifikasyonu konusunda da firmalarımızın elini güçlendirdik. Ur-Ge projemiz sona erdi ve firmalarımızın edindikleri tecrübeler ile ihracat başarılarının bundan sonra da artarak süreceğine inanıyoruz.

AB süreci ile yatırımlar daha cazip hale getirildi
AB süreci çerçevesinde gerçekleştirilen reformlarla Türkiye’de yatırım ortamı daha cazip hale geldi. Sektörde pek çok uluslar arası firma ülkemizde yatırım yaparak ihracatımıza ve ekonomimize katkı sağlar hale geldi. Bununla birlikte, hala yapılması gereken pek çok reforma ihtiyaç duyuluyor. Üretim caphesinde enerji maliyetlerinin yüksekliği ve ücretler üzerindeki yüklerin artması sürüyor. KKDF sektör açısından kayda değer bir maliyet unsuru haline geldi. Sanayicinin kapasite raporunda kayıtlı hammadde ve ara girdilerin ithalatından KKDF kesintisi kaldırılması gerekiyor. Diğer yandan sektörün uluslararası fiyat rekabetçiliği açısından, yurtiçi nakliye olanaklarının iyileştirilmesi ve daha ekonomik hale getirilmesi oldukça önemli bir konu.

Haberin Kaynağı : Beysad

07.09.2015