Haier Europe Türkiye Satınalma Direktörü  Maurizio Lanzara, Eskişehir’de dördüncü fabrika için yatırıma hazırlandıklarını belirtti...

Haier Europe, Türkiye’den 200 Yerli Tedarikçiyle Çalışıyor

Haier Europe Türkiye Satınalma Direktörü  Maurizio Lanzara, Eskişehir’de dördüncü fabrika için yatırıma hazırlandıklarını ve 2019 yılında yaklaşık 200 milyon Euro’luk satınalma gerçekleştirdiklerini belirtti.

SUBCONTURKEY: Öncelikle kısaca sizi tanıyabilir miyiz? Kendinizden ve görevinizden bahseder misiniz?

Maurizio Lanzara: Uzun yıllar beyaz eşya sektöründe çalıştım, önce İtalya'da Indesit Şirketi'nde, sonrasında Manisa'da Tedarik Zinciri Müdürü olarak görev yaptım. Bir iki yıl Londra’da kaldıktan sonra 2013 yılında Türkiye’ye döndüm ve yerleştim. 2018'de Türkiye Satınalma Direktörü olarak Haier Europe'a katıldım.

SUBCONTURKEY: İlk olarak Candy Hoover Group’un Türkiye yatırımları hakkında bilgi verir misiniz? Türkiye’de neler üretiyorsunuz?

Maurizio Lanzara: Türkiye'de, Avrupa'daki tüm grubumuz için Çamaşır Kurutma Makineleri, Bulaşık Makineleri ve Fırınlar/Ocaklar üretimine ve Ar-Ge Merkezi'ne sahibiz. Üretimlerimiz, büyüme planlarımıza uyan tüm şartları ve kaynakları ile Eskişehir'de bulunuyor. Nitekim, Çamaşır Kurutma Makinalarının üretim kapasitesini iki katına, 1,5 milyon adet/yıl'a çıkaracak ve yakın gelecekte daha fazla büyümemize olanak sağlayacak dördüncü bir fabrikamızın inşaatına başlamış durumdayız.

SUBCONTURKEY: Üretim sürecinde kaç yan sanayi/tedarikçi ile çalışıyorsunuz? Bunların yerli ve yabancı olmak üzere sayıları nedir?

Maurizio Lanzara: Eskişehir'de, aynı zamanda İstanbul, Bolu, Sakarya, Ankara ve Manisa’da bulunan yaklaşık 200 yerel tedarikçiyle çalışıyoruz. Harcamalarımızın yaklaşık %40'ı diğer ülkelerden ithal edilmektedir ancak tedariklerin yakınlığından ve Türkiye’de mevcut olan büyük sanayi potansiyelinden yararlanmak için mümkün olduğunca yerelleşmeyi öncelikli görüyoruz.

SUBCONTURKEY: 2019 yılında ne kadarlık bir alım gerçekleştirmiş olacaksınız? 

Maurizio Lanzara: 2019 yılında doğrudan malzemelere yapılan toplam satın almamız 220 milyon Euro olacaktır.

SUBCONTURKEY: Yan sanayi ve tedarikçilerle ilişkilerde nelere dikkat ediyorsunuz? Aradığınız kriterler nelerdir?

Maurizio Lanzara: Kalite, rekabet edebilirlik, hizmet düzeyi, bir iş ilişkisinin klasik parametreleridir ancak yerel tedarikçilerin ürünlerimize verebileceği katma değer ve rakiplerimiz üzerinde üstünlük sağlayabilmemiz için çözümler geliştirmek konusunda daha fazla işbirliği içinde olacağız.

SUBCONTURKEY: Candy Hoover’ın satınalma süreçlerinde yan sanayilerden beklentileri nelerdir? 

Maurizio Lanzara: Tedarik tabanımızın büyüme planlarımızı desteklemesini bekliyoruz, çünkü bu büyümenin geri dönüşleri etrafımızdaki tüm endüstriyel sistem tarafından gerçekleştirilecektir.

SUBCONTURKEY: Yerli sanayilerinizle yaşadığınız en büyük sıkıntı nedir? Kalite, lojistik, fiyat unsurları vb. açıdan değerlendirir misiniz?

Maurizio Lanzara: Sektörün aşırı rekabetçiliği nedeniyle her gün zorluklarla karşı karşıyayız, ancak iş ortaklarımızın katkısı ile çözemediğimiz sorunlar yaşamadık.

SUBCONTURKEY: Yan sanayilerinizle ortak yürüttüğünüz seminer ve eğitim çalışmaları oluyor mu?

Maurizio Lanzara: Daha önce belirtildiği üzere, ürünlerimizi geliştirmek amacıyla bağlantılı çalışma oturumları ile de uygulanabilen güçlü teknoloji işbirlikleri yapmayı hedefliyoruz. Bu tür aktiviteler geleceğe ışık tutacaktır.

SUBCONTURKEY: Eklemek istedikleriniz var mı?

Maurizio Lanzara: Türkiye’deki yeni kaynaklara yapılan peşi sıra yatırımlar, Haier Europe’un Türk sanayi sisteminin potansiyeline duyduğu güvenin göstergesidir. Satın alım sürecinde bizim işimiz, bu tür potansiyellerin tam anlamıyla ifade edilebilmesi için İkmal Üssü’nün gelişimine katkıda bulunmaktır. Bu konuda kendi görüşümü de belirtmek istiyorum. Türkiye’nin endüstriyel rakipleri karşısında öne çıkmasını ve başarılı olmasını sağlayan ana faktör, insan faktörüdür. Diğer bir deyişle kalite, profesyonellik ve günlük hayatımda bizzat karşılaştığım operatörlerin sıkı çalışma tutumudur. Bu faktörlerden ötürü Türkiye’de yaşadığım ve çalıştığım için gururlu ve ayrıcalıklı hissediyorum ve geleceğe çok iyimser bakıyorum.