Barbaros Demirci
Enerji Krizinin Avrupalı Plastik Üreticileri Üzerindeki Etkisi
Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinden kaynaklanan enerji ve hammadde krizi, Avrupa plastik sektörünü, tedarik zincirini ve tüm AB ekonomilerini olumsuz etkilemeye devam etmektedir.
Ekonomik Durum
Euro Bölgesi'ndeki enflasyon Ekim 2022'de çift haneli rakamlara yükselerek bir önceki aydaki %9,9'luk tüm zamanların en yüksek seviyesinden sonra %10,7'lik rekoru kırmıştır. Hem Almanya hem de İtalya çift haneli enflasyon bildirmiş, Fransa'nın Ekim ayında tüketici fiyatlarındaki %7,1'lik artışı yeni bir rekor olmuştur. Üç Baltık ülkesi de Ekim enflasyon oranlarının % 20'nin üzerinde olduğunu açıklamıştır. Euro Bölgesi GSYİH'sının üç aylık büyüme oranının önceki üç aydaki %0,8'den bir önceki çeyrekte %0,2'ye düştüğü görülmektedir. Uluslararası Para Fonu (IMF), Alman ekonomisinin gelecek yıl %0,3 oranında daralmasını beklediğini, Avrupa'nın üçüncü büyük ekonomisi olan İtalya ekonomisinin de %0,2 oranında küçüleceğini söylemektedir. Özetle Avrupa ekonomisi resesyondadır.
Plastik Sektörünün Rekabet Gücü Azalıyor
Plastics Europe, Avrupa plastik endüstrisinin çok zor bir aşamada olduğunu, enerji fiyatlarının plastik hammadde üreticileri üzerindeki etkisiyle, krizin Avrupa plastik endüstrisinin rekabet gücünü aşındırdığından ve döngüsel bir plastik ekonomisine geçiş için gereken yatırım ve inovasyonu baltalayacağından endişe duymaktadır. Avrupalı plastik üreticilerinin dünya plastik üretimindeki payı %19'dan %15'e düşmüştür. Enerji ve lojistik krizleri Avrupa plastik sektörünün rekabet gücü kaybına neden olmaktadır. Avrupa’nın imalat sektörü üretimi Ekim ayında daha da daralmış ve yeni sipariş hacimlerinin Mayıs 2020'den bu yana en hızlı oranda küçülmesiyle 29 ayın en düşük seviyesine gerilemiştir. Yeni siparişler ve yeni ihracat işlerinin her ikisi de azalmıştır. Daha zayıf talebe rağmen, hammadde kıtlığı, limanlardaki sorunlar ve Ukrayna'daki savaş nedeniyle teslim süreleri uzamaktadır. Zayıf talep görünümü, durgunluk, enflasyonist baskı ve sürekli belirsizlik ile ilgili endişelerin güveni vurmasıyla iş iyimserliğini iki buçuk yılın en düşük seviyesine inmiştir. AB ilk kez hem hacim hem de değer açısından ihraç ettiğinden daha fazla kimyasal madde ithal etmekte ve ticaret açığı büyümektedir. Sektördeki olumsuzlukların gıda, sağlık, inşaat ve ulaştırma sektörlerini tehlikeye atacağı bilinmektedir. Sektörün faaliyetlerine devam etmek için doğal gaza istikrarlı ve sürekli erişim sağlaması gerekmektedir. Almanya'da yaklaşık 24.000 şirketin yarısından fazlası, ekonomik durumun önümüzdeki 12 ay içinde kötüleşeceği bilinmektedir. Enerji ve hammadde fiyatlarının yükselmesi sektör açısından çok büyük bir risk oluşturmaktadır. Enerji yoğun ara mal üreticileri üretimlerini azaltmaktadır. Sadece Almanya’da plastik endüstrisindeki firmaların dörtte birinin üretimden çekileceği ve Alman ekonomisinin zor bir yılla karşı karşıya olduğu tahmin edilmektedir. Bu nedenle 2023 yılında Almanya'nın üretiminin yüzde 3 civarında düşmesi beklenmektedir.
Söz konusu olumsuz gelişmeler Avrupalı üreticileri, farklı iş modelleri üzerinde çalışma zorunda kalmaktadır. Kriz, Avrupa plastik endüstrisinin kırılganlığını ortaya çıkarmış ve Avrupa'nın rekabet gücünü aşındıracağından ve döngüsel bir plastik ekonomisine geçiş için gereken yatırım ve inovasyonu baltalayacağından endişe duyulmasına neden olmuştur. Kriz, maliyetleri arttırmış, enerji arzı da dahil olmak üzere tedarik zinciri darboğazlarını şiddetlendirmiş ve küresel stagflasyon korkusunun ortasında talep şoku ile karşı karşıya bırakmıştır. Fiyatlar yükselmeye devam ederse, tüketici harcanabilir gelirinin düşmesi ve perakende satışlarının gerilemesi kaçınılmazdır. Ev aletleri, tüketim malları ve otomobillere yönelik tüketici harcamaları gerilemektedir. Bu nedenle kısa ve orta vadede, Avrupa’nın polimerlere olan talebinde düşüş görebilir. Hammadde ve enerji için fahiş maliyet patlamalarının yanı sıra, özellikle otomotiv sarf malzemelerinde ortaya çıkan teslimat gecikmeleri, siparişlerin askıya alınmasına neden olmaktadır. Bu durum özellikle otomotiv sanayiinde çok belirginleşmektedir. Nitekim, Avrupalı otomobil üreticisi, son aylarda üretimi geçici olarak durdurmuş ve otomotive yönelik faaliyet gösteren bazı plastik firmalarının da kalıcı kapanma da dahil olmak üzere tedarik zincirinde önemli olumsuz etkiler yaratmıştır.
Geri Dönüştürülmüş Hammadde Talebi Artıyor
Plastiklerin geri dönüşümü ve geri dönüşümün kullanımı ile ilgili yeni mevzuat ve hedefler, tüm plastik endüstrisinin çalışma şeklini değiştirmektedir. Avrupa'da mekanik plastik geri dönüşüm endüstrisi, yatırımların, satın almanın ve genişlemenin odak noktası haline gelmiştir. Avrupa'da 2021 yılında 8,2 milyon ton olan plastik geri dönüşümünün 2030 yılına kadar yıllık %5,6 oranında büyümesi beklenmektedir. Avrupa'nın genel olarak %23,1'lik bir plastik geri dönüşüm oranına ulaştığı görülmektedir. Plastik endüstrisi çeşitli geri dönüşüm teknolojilerine kapsamlı yatırımlar yaptıkça bu miktar artacaktır. Avrupa’da geri dönüştürülmüş plastiklerin yüksek değerli ürünlere dönüştürülmesi amacıyla önemli çalışmalar yapılmaktadır. Değer zinciri boyunca yatay ağ oluşturma sayesinde, gelecekte atık malzemelerin yeniden veya hatta yukarı dönüştürebileceği amaçlanıyor. Şirketler arasında bilgi ve veri alışverişi kurularak plastik atıkların geri dönüştürebilmesi ve ondan tekrar yüksek kaliteli plastik ürünler üretilebilmesi mümkün olacaktır. Dijital dönüşüm, sürdürülebilirlik konularının hızla ilerlemesinin ön koşulu olarak görülmektedir. Döngüsel Ekonomi sadece ekolojik değil, aynı zamanda ekonomik bir zorunluluk olarak görülmektedir. Atıkların ayrıştırılması ve yıkanması kalitesini önemli ölçüde artıran birçok çığır açan gelişmedir. Piroliz işlemi de son zamanlarda önemli ölçüde geliştirilmiş ve böylece geri dönüşüm işlemi daha enerji verimli bir şekilde gerçekleştirilmektedir. Şu anda geri dönüştürülmüş plastiklere mevcut arzdan daha fazla talep vardır. Plastics Europe, üyelerinin 2030 yılına kadar plastik ambalajlarda geri dönüştürülmüş içerik için AB'nin zorunlu %30 hedefini desteklediğini ve yakın zamanda Avrupa'da 2030 yılına kadar kimyasal geri dönüşüme yönelik 7,2 milyar avroluk yatırım planladığını açıklamıştır.
Türkiye Plastik Sektörü İçin Fırsat
Avrupa’daki enerji ve hammadde krizi, Avrupa plastik sektörünü, tedarik zincirini ve tüm AB ekonomilerini olumsuz etkilemeye devam etmektedir. Bu durum, Türkiye plastik sektörünün Avrupalı firmalara mamul ve yarı mamul üretebilmesi açısından önemli bir fırsat olabilir. Avrupalı plastik firmaları şimdiden bazı malzemeleri Türkiye’de ürettirmek amacıyla arayışa girmiştir.