Endel, Fabrika-Makina ve Teknoloji Yatırımlarına Devam Ediyor
Endel Endüstriyel Ürünler Grubu Başkanı Burak Özaydemir, Endel’in son dönem yatırımlarını ve gelecek hedeflerini paylaştı.
Endel, Fabrika-Makina ve Teknoloji Yatırımlarına Devam Ediyor
Eskişehir, Manisa, Ankara ve Gebze lokasyonlarında ağırlıklı olarak beyaz eşya sektörünün yanında otomotiv, raylı sistemler ve ısıtıcı-soğutucu ürün grupları için üretimler yapan Endel, 2021 yılını hem yatırım yaparak hem de büyüyerek geçirdi. Endel Endüstriyel Ürünler Grubu Başkanı Burak Özaydemir, Endel’in son dönem yatırımlarını ve gelecek hedeflerini paylaştı.
Endel, 3000 Çalışanıyla Öncelikli Olarak Beyaz Eşya Sektörüne Hizmet Veriyor
SUBCONTURKEY: Endel Endüstriyel Ürünler Grubu olarak neler üretiyorsunuz? Lokasyonlarınız hakkında bilgi verir misiniz?
Burak Özaydemir: Endel Endüstriyel Ürün Grubu olarak kablo grupları, kondanserler, bulaşık makinası sepetleri ve montaja hazır boru kompleleri üretmekteyiz. Ağırlığımız beyaz eşya sektörü olmakla birlikte otomotiv, raylı sistemler ve ısıtıcı-soğutucu cihazlar vb. sektörlere de hizmet vermekteyiz.
Eskişehir, Manisa, Ankara ve Gebze’de 4 farklı lokasyonda hizmet veriyoruz. Endüstriyel Ürünler grubumuzda 3000 üzerinde çalışanımız var. Beyaz eşyanın önemli tüm lokasyonlarına yakın bir şekilde hizmet veriyoruz. Ana sanayilerin büyüme planlarına eşdeğer olarak biz de büyüme anlamında tüm lokasyonlarımızda gerekli adımları atıyoruz. Lokasyonlarımızın bazılarında fiziksel ve teknik, bazılarında sadece teknik yatırımlarımızı yapıyoruz. Manisa fabrikamızı ciddi anlamda büyüttük ve bu yıl tamamlandı. Eskişehir’deki işletmelerimizi de büyütüyoruz. Daha önce Bekel Kablo’yu büyütmüştük şimdi Bekel Kondanser’e de ek bina yatırımı yapıyoruz. Sürekli olarak da ekipman yatırımlarımız devam etti. 2021 yılında çok yoğun bir yatırım dönemi geçirdik, 2022 yılında da bu yatırımlarımıza devam ediyoruz.
Türkiye’de beyaz eşya sektöründeki tüm ana sanayilerle çalışıyoruz. Arçelik, B/S/H/, Vestel ve Candy Haier ile kendi konularımızda hepsinin tedarikçisi konumundayız. Bunun dışında da önemli firmalarla çalışıyoruz. Türkiye’de beyaz eşya dışında otomotiv sektöründe üst segmentteki bazı araçlar için üretilen ekipmanların kablo gruplarını biz sağlıyoruz. Isıtıcı-soğutucu sektöründe Bosch Termoteknik, Baymak gibi firmaların tedarikçisi konumundayız. Bulunduğumuz tüm sektörlerde lider müşterilerin tedarikçisi olmayı amaçlıyoruz ve bu yönde ilerliyoruz. “Lider müşterilerle birlikte büyüme” misyonuna uygun bir şekilde büyümemizi sürdürüyoruz.
SUBCONTURKEY: 2021 yılı Endel için nasıl geçti?
Burak Özaydemir: 2021 yılını büyüme ile tamamladık. Bu büyümede sektörün büyümesinin yanında firma olarak yeni proje kazanımlarımızın da etkisi oldu. Sektör 2020 yılında yaşadığı durgunluktan sonra çok hızlanmıştı ve 2021 yılına sarkan talepler de olmuştu. Talebin de artışı ile sektörde 2021 yılı yüksek seviyede seyretti. Bu olumlu havanın dışında tedarik zinciri anlamında ciddi olumsuz bir iklim vardı. Birçok hammadde de temin sorunları üretim anlamında riskleri oluşturdu. Ama Türkiye’deki tedarikçilerin oldukça esnek yapıda olması ve çok ciddi çalışmaları sonucunda bu aksamalar Türkiye’de oldukça az hissedildi. Endel olarak bizim de bütün ekibimiz tedarik zincirinin sürekliliğine konsantre oldu. Malzemelerin takibi, getirilmesi, alternatif teknik çözümlerin oluşturulması, bunların test edilmesi, kontrol edilmesi gibi konularla bütün yılı geçirdik. 2021 yılını herhangi bir müşteride duruş yaşatmadan geçirmiş olduk. Böyle karışık bir dönemde bunu oldukça büyük bir başarı olarak görüyoruz.
Endel, 2022 yılında Euro Bazında Büyüme Bekliyor
SUBCONTURKEY: 2022 yılının ilk çeyreği nasıl geçti? Yılsonu büyüme hedefleriniz nedir?
Burak Özaydemir: Türkiye’de üretimler yüksek rakamlarda oldu ve sonucunda ana sanayilerin birçoğu üretim yatırımlarına karar verdiler. Üretim yatırımları sayesinde 2022 yılının da bir kademe daha yukarıda olmasını bekliyoruz. Sektörün büyümesi firma olarak bizi de benzer yatırımlara yöneltiyor.
2022 yılının ilk üç ayı, 2021 yılı ile benzer seviyede devam etti. Benzer seviyede olmasının olumlu olduğunu düşünüyoruz. Sezon olarak sektörümüzde senenin ilk üç ayı üretim seviyeleri düşük olur. 2021 yılının ilk üç ayı bir önceki yıldan sarkan talepler nedeniyle çok yüksekti bu bakımdan 2022 yılının aynı seviyede olmasını olumlu görüyoruz. Sektörde önümüzdeki dönemle alakalı bir miktar tedirginlik var. Malzeme tedarik konusunda sıkıntılar yaşanabilir. Tedbir olarak geçen yıldaki tedarik krizlerinden sonra stok miktarlarını artırmak zorunda kaldık. Sonuçta genel bir finansman değeri oluşturuyor. Kur artışları da TL anlamında ek finansman gereği oluşturduğu için bize ve diğer firmalara ek ihtiyaç oluşuyor ve bunları dikkatli yönetmek gerekiyor. Bu konuları hassas ve dikkatli yönetmek için gerekli tedbirleri alıyoruz. Türkiye’deki finansman koşullarının da olumlu seyretmesi ya da en azından kötüleşmemesini umuyoruz ama bu konuda bazı riskler var. Bütün bu şartlara rağmen Euro bazında yılsonunda büyüme beklentisi içerisindeyiz.
SUBCONTURKEY: İhracatınız hakkında bilgi verir misiniz?
Burak Özaydemir: Bizim müşterilerimizin 80’ini Türkiye’de üretim yapan firmalardır. Yüzde 20’sini ise yurt dışı müşterilerimiz oluşturmaktadır. Türkiye’deki beyaz eşya üretiminin de yüzde 80’i ihracat olduğu için yüzde seksenin de yüzde 80’i endirekt ihracat diyebiliriz. Biz firma olarak ihracatı her zaman ayrı bir başlık olarak takip ediyoruz. Ülkedeki piyasa büyümesi ve hacim ne olursa olsun biz belli bir oran ihracatta olmalıyız. Çünkü ihracat gerek risk yönetimi açısından, gerek rekabetçilik takibi açısından, gerekse kalite ve sistem gereklilikleri anlamında ve firmaları diri tutması açısından önemli. Bizim ihracata bu yüzden ayrı bir odağımız var. Türkiye yüzde 200’de büyüse biz yine belli bir ihracat oranı sağlamak için çalışacağız.
SUBCONTURKEY: Yakın zamanda yurt içi veya yurtdışı yatırım planlarınız var mı?
Burak Özaydemir: Bahsettiğim gibi yurt içi lokasyonlarımıza yatırımlarımız devam ediyor. Ek lokasyon düşünmüyoruz ama hepsini büyütüyoruz. Yurtdışı için de yakın zamanda bir değerlendirmemiz olmadı. Türkiye üretim açısından olumlu bir lokasyon. Farklı bir lokasyonda şuan için yatırım düşünmüyoruz.
SUBCONTURKEY: Dijitalleşme ve teknoloji yatırımlarınız hakkında bilgi verir misiniz?
Burak Özaydemir: Bizim bütün altyapımız ortak bir ERP sistemi üzerine kuruludur. Bu yıl ERP sistemimizi de yeni versiyonu ile güncelledik. Bütün bu tedarik zincirinde yaşanan sorunlara rağmen bu yatırımımızı da ertelemedik ve önemli bir yatırım yaptık. Tüm ekipmanlarımız üretim sistemleri yönetimi yazılımı ile dijital olarak takip ediliyor. Bu çok uzun zamandır biz de olan bir altyapı. Sürekli yeni gelişmeleri ve teknolojileri takip ediyoruz. Ekipman ve teknoloji geliştirme konusunda da sektörde öncü firmalardan biriyiz.
Ekipman anlamında da ciddi yatırımlar yaptık. Pandemi döneminde bile ek hat ekipman devreye aldık. Hem en büyük otomatik makinalardan hem montaj bantlarına hem de yarı otomatik makinalara kadar çok fazla makinayı devreye aldık. Kapasite artışını da bu dönemde dinamik olarak gerçekleştirmiş olduk. Bunların hem temini hem de devreye alınması hepsi ekip işi. Ekip çalışması anlamında da tüm çalışma arkadaşlarıma teşekkür ederim.
SUBCONTURKEY: Genel hatlarıyla beyaz eşya sektörü pandemi dönemini nasıl geçirdi?
Burak Özaydemir: Beyaz eşya sektörü pandemi dönemini talep olarak pozitif geçirdi ancak çok büyük engellerle ve sorunlarla mücadele edildi. Bence o mücadeleler aşılmış durumda. Mücadelelerin aşılmasında Türkiye’deki ana sanayilerin gücü, beyaz eşya sektöründe karar vericilerin Türkiye’de olması, beyaz eşya yan sanayinin derinliği, sektörün içerisindeki işbirliği kültürü önemli oldu. Tabii talebin kuvvetliliği birçok problemin de aşılmasında kaldıraç oluşturdu. Bundan sonraki dönemde eğer talep ile alakalı zayıflama olursa problemlerin birçoğu da devam ettiği için risk oluşturabilir diye düşünüyorum. Bu da önümüzdeki süreç için tedirgin edici bir durum.
SUBCONTURKEY: Endel’in bundan sonrası için hedefleri nelerdir?
Burak Özaydemir: Şu dönemde uzun vadeli planlamalardan çok kısa vadeli operasyonda başarılı olmak ve kısa vadeli operasyonu ayakta tutmak ve riskleri iyi yönetmek daha önemli görünüyor. Bu söylemim kısa vadeli düşünüp uzun vadeli plan yapmamak anlamına gelmiyor. Uzun vadeli olarak ikinci dönüşümü akılda tutmak gerekiyor. Birincisi dijital dönüşümdü, şimdi ikinci dönüşüm olarak yeşil dönüşüme uyum sağlamak gerekiyor. Bütün firmalar gerek kendileri, gerekse tedarikçilerinden belirli karbon emisyonlarının azaltılması konusunda taahhüt ve plan bekliyorlar. Dolayısıyla bunlara uyum sağlamak gerekiyor. Bu sene bunlara uygun ilk aşama olarak gerekli sistem kurulumlarını ve sertifikasyonlarını sağladık. Hem ISO 14001, hem de ISO 45001 sistemlerinin kurulumlarını ve belgelendirme denetimlerini tamamladık. Bunun üzerine de taahhütlerle alakalı plan ve stratejilerimizi oluşturuyoruz. Genel olarak yaklaşımımız temelinde bir sistem kurarak ilerlemektir. Sistematik tarafı güçlendirmeyi tercih ediyoruz. Bunun daha sağlıklı ve uzun vadeli olduğunu düşünüyoruz, uzun vadeli hedeflerimiz bu yönde çalışmalar. Enerji fiyatları da şu anki gibi artmaya devam ederse firmaların finansal bir hedefi haline gelecek. Enerji ile alakalı gerek verimlilik, gerekse yenilenebilir enerji konuları gündemimiz de olacak.
Üretim yapma işi lojistik operasyona, lojistik operasyon ise bir yazılım optimizasyonuna doğru ilerliyor. Eskiden firmaların basit hesaplarla yönettiği işlerin artık daha büyük yazılımlar üzerinde daha detaylı analizler yapılması gerekiyor. Bu konuya da şirket olarak belirli bir hazırlığımız vardı. Bu yönümüzü de güçlendiriyoruz. Son yıllarda firmaların çeviklik konusu da ön plana çıktı. Piyasalardaki hızlı dönüşüm süreçleri firmaların da daha çabuk adapte olmasını gerektiriyor ve bu da çevikliğin daha önemli olduğunu ortaya koyuyor. Çevikliği firmada yaşatmak gerekiyor. Sonuçta her şey insan odaklı. İnsan kaynakları tarafını hep önemli görüyoruz. İnsan kaynakları anlamında tüm firmaların biz dahil daha dikkatli olması gerektiğini düşünüyorum.
İnsan kaynakları konuşmuşken sektörde etik kodu denetimleri diye adlandırılan veya çalışma koşulları denetimleri de denen çalışma ortamı ile alakalı denetimler gündemde. Ana fikir “çalışanlarınızla ve şirketinizle yasal etik bir ortam sağlıyor musunuz?” Müşteriler artık bunu da denetlemeye başladılar. Biz bu konuda çok titiz bir firma olduğumuz için bu denetimleri biz olumlu karşıladık. Açıkçası adil bir rekabet için önemli olduğunu düşünüyoruz. Umuyoruz ki bu tüm firmalara yayılır. Tüm firmalar daha uygun daha etik bir şekilde çalışır ve daha adil bir rekabet oluşur.