Gürkan Hüryılmaz
GENEL GÖRÜNÜM
Değerli Meslektaşlarımız,
Satınalma ve Tedarik Zinciri Yönetimi konusunda üst kurum kimliği ile hareket eden TÜSMOD, 2023 yılını “Sorumlu Satınalma Yılı” olarak ilan etti. TÜSMOD mesleki ilkeleri ve taahhütleri doğrultusunda, tüm paydaşları ile birlikte, “Sorumlu Satınalma” bilincini arttırmayı ve örnek uygulamaları desteklemeyi amaçlıyor. “Sorumlu Satınalma” kavramı Etik, Çevresel ve Toplumsal olmak üzere üç ana başlığı kapsıyor. Ülkemizin önde gelen kurum ve kuruluşları da “Sorumlu Satınalma” kavramına destek veriyor. Kurum, 2023 yılında satınalma ve tedarik zinciri alanında ülkemizi daha üst düzeyde temsil edecek. TÜSMOD Genel Sekreteri Sn. Seran Akın 1 Ocak 2023 itibariyle Uluslararası Satınalma ve Tedarik Zinciri Federasyonu (IFPSM) yonetim kurulundaki görevine başladı. Bu sayede, satınalma organizasyonlarının Türkiye’deki üreticilerden alım yapması için geliştirilen “Buy from TÜRKİYE” projesi de tüm dünyaya yayılmış olacak. Bir yandan Türkiye’nin ihracatı arttırırken, bir yandan ithalatı azaltan proje ile TÜSMOD, Cumhuriyetimizin 100. yılında da ülkemizin gelişimine destek olmaya devam edecek.
Küresel piyasaların aşırı derecelerde gelgit yaşadığı çalkantılı geçen iki yıl göz önüne alındığında, emtialar için 2023 görünümü hakkında kesin olan tek şeyin belirsiz olması belki de şaşırtıcı değil. Bununla birlikte farklı kurumlardan 2023 tahminleri yapılıyor. Capital haberine göre, Avrupa’da bu yıl ciddi ekonomik zorlukların görüleceğini tahmin eden Fitch Ratings, Almanya, İngiltere ve İtalya dahil olmak üzere büyük Avrupa ekonomilerinde 2023 yılında reel Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) düşüşü beklendiğini bildirdi. Kredi derecelendirme kuruluşundan yapılan açıklamada, bu yıl küresel ölçekte zayıf ekonomik büyümenin ve yüksek enflasyonun finans sektörü dışındaki şirketleri olumsuz yönde etkileyen başlıca unsurlar arasında olduğu belirtildi. Açıklamada, kredi derecelendirme şirketi tarafından Kuzey Amerika, Avrupa Orta Doğu ve Afrika (EMEA), Asya Pasifik ve Latin Amerika bölgelerinde değerlendirilen şirketlerin bu yıl itibarıyla %48’inin görünümünün kötüleştiği, geçen yıl bu oranın sadece %1 seviyesinde olduğu bildirildi. Fitch açıklamasında, “(Avrupa’da) Salgın sonrası toparlanma yavaşlıyor. Yüksek enflasyonla birlikte zayıflayan talebin, bir dizi sektörde kredi profillerini olumsuz etkilemesi bekleniyor” ifadeleri yer aldı. Açıklamada, küresel ekonomide zayıf büyüme beklentisine rağmen geçen yıl alınan not kararları nedeniyle küresel bazda şirketler için olası not hareketlerinde bu yıl halen yeterli alan olduğu belirtildi. Paraanaliz’e göre, IMF üç büyük ekonomi : ABD, Avrupa ve Çin tarafındaki eş zamanlı yavaşlama sebebiyle 2023’ün zor bir yıl olacağını belirtti. Kurum Ekim ayında, 2023 için küresel ekonomik büyüme görünümünü düşürmüştü. Buna gerekçe olarak da Ukrayna’daki savaş, enflasyon baskısı ve merkez bankalarının müdahaleleriyle artan yüksek faizleri göstermişti. Investing haberine göre, Deutsche Bank (DB), Avrupa’nın, 2023’te çoklu bir krizin ağına düşeceğini açıkladı. Avrupa'yla ilgili son raporunda 2023'te "çift dipli resesyon" uyarısında bulunan DB, bu durumun muhtemelen 2022 yılının dördüncü çeyreğinde başladığını belirtiyor. Alman bankası çifte resesyon ya da çift dipli durgunluk derken Euro Bölgesi’nin enerji şoklarının neden olduğu durgunluktan kısa bir süreliğine çıktığı ancak 2023'ün ilerleyen dönemlerinde ekonomi kaynaklı negatif etkenler arttıkça yeniden daralmaya yenik düştüğü bir daralmayı kastediyor. Buna ek olarak bölgenin, "2023'ün ilerleyen dönemlerinde resesyonla ani bir resesyonu değiş tokuş etmesi" gibi ikinci bir olasılık da söz konusu. DB'ye göre genel olarak 2023 yılının karakteri, enerji krizi ve bunun büyüme, reel gelir ve iş ortamına duyulan güven üzerindeki etkileri nedeniyle bu yılın dördüncü çeyreği ile bir sonraki çeyrek arasında yaşanacak bir resesyon ile stagflasyon olacak. Ancak bankaya göre mevcut şokun "korkulandan daha az ve yüzeysel" olduğu görülüyor; Euro bölgesinin 2023 GSYİH tahmini, %-1,2'den %-0,6'ya yukarı yönlü revize edilirken bu durum 2024 tahminlerinin Eylül ayındaki %1,4'ten %1'e düşürülmesiyle bağlantılı. Alman bankası, enflasyonun "temel endişe kaynağı" olmaya devam ettiğini vurguluyor. Banka, Ukrayna'daki savaşın neden olduğu enerji krizinin, bu durumdan "yalnızca kısmen sorumlu olduğunu" ve dolaşımdaki para arzını artırdığı için "büyük teşvikler de dahil olmak üzere pandeminin artçı etkilerinin de önemli olduğunu" söylüyor. Avrupa'nın içinde bulunduğu bağlamı tanımlayacak olursak Deutsche Bank "çoklu kriz" terimini, "maliyetleri, parçaların toplamından daha büyük olan farklı köklerden gelen ve birbirleriyle etkileşimli krizler" anlamında kullanıyor. Deutsche Bank'ın raporuna göre 2023'te dalgalanma yaratabilecek unsurlar arasında "Rusya'nın gerilimi tırmandıracak ve ekonomileri bozacak yollar bulması; parasal sıkılaştırmanın ekonomik ve finansal sistemi zorlaması; hayat pahalılığının sosyal gerilimleri, endüstriyel eylemleri ve siyasi istikrarsızlığı tetiklemesi ve iklim değişikliğinin enerji sistemlerini, ekonomik üretimi ve gıda zincirlerini zorlaması" yer alıyor. Foreks’e göre, Mastercard Economics Institute Asya-Pasifik, Orta Doğu ve Afrika Baş ekonomisti, küresel enflasyonun hâlihazırda tepe yaptığını, ancak 2023'te COVID-19 öncesi seviyelerin de üzerinde kalmaya devam edeceğini söyledi. ABD'de tüketicilerin yüksek enflasyona rağmen seyahat gibi ihtiyari harcamalar yapmaya istekli olmayı sürdürdüklerini belirten kurum, ABD'de seyahat harcamalarında toparlanmanın güçlü olduğunu ve insanların mal almak yerine deneyimlere para harcamayı seçtiklerini de vurguladı. Dünya haberine göre, Economic Intelligence Unit (EIU)’nun Risk Outlook 2023 Raporu’nda dört tanesi ekonomik, üç tanesi askeri, iki tanesi politik ve bir tanesi de çevresel olmak üzere 10 adet küresel risk senaryosu mevcut. EIU’ya göre bu senaryoların başında “soğuk geçebilecek bir kış dönemi ve Avrupa’nın enerji krizinin derinleşmesi” geliyor. Diğer bir risk senaryosu ise küresel ısınma ile sıklığı artan kuraklık, sıcaklık dalgaları, sel, tsunami, deprem, fırtına gibi olumsuz hava koşullarının emtia fiyatlarını artırması ve bunun küresel enflasyon artışlarına ve kıtlıklara dönüşmesi. Ayrıca tarım ürünlerinde oluşabilecek olası kıtlıkların, ülkelerde siyasi krizlere dönüşmesi de olası. Yine diğer bir risk senaryosu olarak tanımlanmış olan yüksek enflasyon ve resesyon durumunun, ihracat yapan şirketlerimiz açısından önemli kayıplar yaşanmasına yol açabileceği de göz önünde bulundurulmalı. 2023 senesini yurt dışı yatırımlar, pazar ve ihracat hedefleri açısından yeniden gözden geçirmek faydalı olabilir. Ülkelerde enflasyon ve resesyon nedeniyle yaşanabilecek sosyal isyanlar, daha tehlikeli ve daha bulaşıcı bir Covid varyantı, siber savaşlar, Çin’e olası ambargolar nedeniyle dünyaya Çin’den ham madde ve malzeme ihracatının durması, tedarik zincirlerinin çökmesi, küresel resesyon nedeniyle gelişmekte olan ülkelerde varlık piyasalarında çöküş, kur şokları, Rusya- Ukrayna savaşının bölgesel olarak da genişlemesi ve küresel bir savaşa dönmesi gibi senaryolar da şirketlerimizin üzerinde düşünmeleri ve tedbir almaları gereken diğer riskler arasında.
Economist Intelligence öngörülerine göre 2023’te en hızlı büyüyen ekonomi petrol ve doğalgaz üretimini artırarak enerji krizi yaşanan bir dönemde emtia ihracatınının yükselmesi beklenen Guyana olacak. İkinci sırada yine petrol gelirlerine sahip ve iç savaş yorgunu Libya’nın gelmesi, Kuzey Afrika’nın gelişmekte olan ekonomisinin siyasi istikrarın sağlanmasıyla 2023’te %15’lik bir büyüme kaydetmesi öngörülüyor. Yıllarca süren krizin ardından Venezüela’nın da %9,3’lük bir büyüme ile 2023 yılında dünyanın en hızlı büyüyen üçüncü ekonomi olması bekleniyor. Anguilla, Maldivler ve Samoa ise küresel turizm sektöründeki canlanma ve COVID teşviklerinin desteğiyle sırasıyla %9,2, %8,5 ve %7,5’lik bir büyüme öngörülüyor. Altyapı harcamalarının etkisiyle Rwanda’nın %7,1 büyüme kaydedeceğini öngören Economist Intelligence, Fildişi Sahili ve Senegal’in petrol üretimlerini artırarak %7 büyüyeceğini tahmin ediyor. İşgücü yoğun imalat sektöründeki yetkinlikleriyle Vietnam ise 2023’ün en hızlı büyüyen 10 ekonomisi arasında. 2023’te en hızlı büyümesi beklenen 10 ekonomi arasında imalat sektöründeki gücüyle girebilen tek bir ekonomi var: Vietnam. Economist Intelligence öngörülerinde Vietnam’ın 2023’te %7 büyüme ile büyümenin şampiyonları arasında yer alması bekleniyor. Bölgesinde en hızlı büyüyen ekonomilerden biri olmaya devam edeceği vurgulanan Vietnam’ın yüksek emtia fiyatlarının ve zayıflayan dış ticaretin olumsuz etkilerini ihracat odaklı büyüme ile bertaraf edeceği değerlendirmesi yapılıyor.
Emtia bazlı tahminlerde farklı görüşler karşımıza çıkıyor. Dünya haberine göre, Emtia piyasaları üzerine yılda iki kez rapor yayımlayan Dünya Bankası, 2022’nin ikinci raporunda 2023 tahminlerini açıkladı. Dünya Bankası baş ekonomisti ve Beklentiler Grubu Direktörü Ayhan Köse’nin rehberliğinde uluslararası finans ekibi tarafından hazırlanan raporda, küresel büyümede yavaşlamanın artmasının öngörüldüğüne dikkat çekildi. Dünya Bankası’na göre ekonomide öngörülen bu yavaşlama, emtia fiyatlarının önümüzdeki iki yılda hafif düşüşler yaşamasına neden olacak. Birçok emtia fiyatının zirveden düşüşe geçmesinin arkasında 24 Şubat 2022’de başlayan Ukrayna Savaşı bulunuyor. Raporda ilk örnek olarak brent petrol gösteriliyor. Dünya Bankası uzmanları, işte bu noktada 2023 tahminlerini şöyle sıralıyor: “2022’de %60’lık artışın ardından enerji fiyatlarının 2023’te %11 düşeceği öngörülüyor. 2024’te de %12 daha düşeceği düşünülüyor. Bunun iki nedeni var: 1) Küresel büyümedeki yavaşlama. 2) [Ev ve sanayide kullanılmamasından ötürü] Doğalgaza talebin az olacak olması.” “2022’yi varil başı 100 dolarla kapatan brent petrol fiyatının 2023’te varil başı 92 dolar, 2024’te de 80 dolar olacağı tahmin ediliyor. ABD doğalgazının fiyatının 2024 yılında geçtiğimiz 5 yılın ortalamasının iki katı, Avrupa doğalgaz fiyatının ise dört katı olması bekleniyor.” Rapora göre maden fiyatlarında da düşüş yaşanacak. Dünya Bankası, oranın 2023’te %15 olduğunu tahmin ediyor ve ekliyor: “Maden fiyatları 2024’te yeniden stabilize olacak.” Dünya Bankası benzer rakamları tarımsal emtia için de öngörüyor. “2024’te stabilize olması beklenen tarım ürünü fiyatlarının 2023’te %5 düşmesi bekleniyor” denilen raporda, üç riske dikkat çekiliyor : İlk risk, Ukrayna ya da Rusya’dan gıda ihracatının yeni yılda savaştan dolayı bozulması… İkinci risk, enerji fiyatlarındaki artış ya da enerji tedariğinde yaşanabilecek olası aksamalar… Üçüncü risk de olumsuz hava koşullarının gıda ürünlerine zarar verebilecek olması… Rus işgalinin küresel emtia piyasalarına verdiği darbeye dikkat çeken Dünya Bankası, savaş yüzünden Rusya’nın enerji ve tahıl, Ukrayna’nın tahıl ve yağ tohumu ve Belarus’un gübre üretimi ve ihracatında aksamalar yaşadığını hatırlattı ve ekledi: “Tahıl fiyat endeksi 2023’te %6 oranında düşecek.” “Gıda fiyatları, 2002’nin ikinci yarısında pik yapıp, geri döndü. Bu fiyatlar yine de son 5 yıla oranla hala çok yüksek. Ukrayna Savaşı’nın daha da kızışması ise 2023 ve 2024 gıda fiyat tahminlerini alt üst edebilir.” Ekonomim haberine göre, Ukrayna'da savaş patlak verdiğinde tarım, metal ve fosil yakıt kazançlarını artırdı. Bu kazanımların bir kısmı sonrasında hisse senedi piyasalarına kaysa da emtia yılın en çok getiri sağlayan varlık sınıfı olmaya devam ediyor. 2023 için ise çalkantılı bir görünüm var. Analistler yeni yılda emtianın kazandırmaya devam edeceğini düşünüyor ancak yükselişlerin nereden geleceği konusunda farklı fikirler öne sürüyorlar. Emtia fiyatlarını izleyen iki gösterge endeksten CRB 2022 yılında yaklaşık %20 civarında yükseldi. S&P GSCI Emtia endeksindeki yükseliş ise %21’in üzerinde. En fazla artış enerji, sonrasında tarım ürünlerinde görüldü. Değerli metaller ortalama %1.5, endüstriyel metaller ise %20 gibi düşüş gösterdi. Emtia art arda iki yıldır hisse senedi piyasalarından daha fazla yükseldi. 2023’te de emtianın borsalara göre daha fazla artacağını düşünüyor. Amerikan bankacılık grubu, Çin ekonomisinin daha gevşek COVID-19 kısıtlamaları yoluyla kademeli olarak yeniden açılmasının demir cevheri fiyatlarını gelecek yılın haziran ayına kadar ton başına 150 dolara kadar yükseltebileceğini tahmin ediyor. Citi petrol için ise temkinli. Derin bir durgunluk senaryosunda fiyatların şu sıralar 75 dolarda gezinen fiyatların 60’lı rakamlara kadar inebileceği uyarısı yapıyor. Goldman Sachs'a göre emtialar 2023 yılında bir kez daha en çok artış gösteren varlık sınıfı olacak ve bu artış %40'ın üzerinde olacak. ABD ve Çin'deki ekonomik zayıflıklar nedeniyle 2023 ilk çeyreğin emtialar için "inişli çıkışlı" olabileceğini belirten Goldman Sachs, ilk çeyrekten sonra ise petrol, doğal gaz ve metal fiyatlarının yeniden artmaya başlayacağını savunuyor. Finans kuruluşu, bakır fiyatlarının 2023 yılının dördüncü çeyreğinde hali hazırdaki 8400 dolar/ton civarından 10.050 dolar/tona yükseleceğini tahmin ediyor. Goldman Sachs analistleri, S&P GSCI Toplam Getiri Endeksi'nin 2023 yılında %43 artacağını düşünüyor. Bankacılık grubu, Brent ham petrolünün 2023'ü 110 dolarda bitireceğine ve dolayısıyla petrolün altın ve bakırdan daha iyi performans göstereceğine inanıyor. Kuruluş, “Önümüzdeki aylarda mütevazı arz fazlası oluşabilir. Bununla birlikte, piyasa muhtemelen 2023’ün ikinci çeyreğinde dengeye dönecek ve 2023'ün ikinci yarısında arz açığı yaşayacaktır” diyor. Morgan; altın ve gümüşün faiz artırımları sona erene kadar baskı hissedebileceği uyarısı yapıyor ancak yılın ikinci yarısında yükseliş bekliyor. Bakır konusunda temkinli davranan kuruluş, maden arzı büyüdükçe fiyatların 2023'ün ortalarında iyice zayıflayacağı ihtimalini göz ardı etmiyor. Enerji krizinin 2023 yılında da sonlanması beklemiyor. Economist Intelligence tarafından yapılan analizlere göre 2023’te yüksek enerji fiyatları şirketleri ve tüketicileri yormaya devam edecek. Batılı ülkelerin Rusya’nın fosil yakıtlarına uyguladığı yaptırımların küresel petrol ve doğalgaz pazarını baskılamaya devam edecek. Pandemi sonrası artan güçlü talep ile zaten arz tarafında endişeler bulunan pazarda yeni üretim için de uzun yıllardır yatırımların düşük seyretmesi, enerjide fiyatların yeniden alevlenebileceği risklerine işaret ediyor.
Tüm bu gelişmeler altında, emtia fiyat analizleri aşağıdaki şekilde ele alınmıştır.
Selamlarım ve Saygılarımla.
Metal-Demir-Çelik:
Londra Metal Borsası (LME) verilerine göre Bakır fiyatları Aralık ayını %2.32’lik artış ile 8.386 dolar/ton seviyelerinde kapatırken, LME Bakır Stokları ise aynı ay için %0.86’lık azalış gösterdi. FocusEconomics analistlerine göre; “küresel faiz oranları zirveye ulaşması, Çin ekonomisinde büyük olasılıkla görülecek talep azalması ve Covid-19 baskısı” ile bakır ve endüstriyel metallere olan talebin önümüzdeki yılın ilk yarısında oldukça gevşek kalacak. 2023'te ortalama bakır fiyatları için konsensüs tahmini ton başına yaklaşık 7.660 $ ile mevcut seviyelerin altında açıklayan kurum; en düşük tahminin ton başına 5.430 $ ve en yüksek tahminin ton başına 8.775 $ seviyesinde olduğunu belirtti. Konsensusun 2024 yılı bakır fiyat tahmini ise ton başına ortalama 8.000 $ oldu. Goldman Sachs'a göre bakır fiyatları önümüzdeki 12 ayda rekor seviyelere fırlayacak, çünkü yaklaşan arz kıtlığı artan taleple aynı zamana denk geliyor. Norton’a göre, özellikle arz beklentilerin altında kalmaya devam ederse ve özellikle Çin'den gelen talep, COVID-19 kısıtlamalarının gevşetilmesine bağlı olarak sürpriz şekilde artar ise, 10.000 USD/ton üzerine bir hareket göz ardı edilemez. TD Economics Aralık ayı tahmin raporunda Bakır fiyatlarını 2023 / 1Ç, 2Ç, 3Ç, 4Ç ve 2024 / 1Ç ve 4Ç için sırasıyla 317, 326, 334, 359, 361 ve 366 cents/lb olarak tahmin etti.
Londra Metal Borsası (LME) verilerine göre Alüminyum fiyatları Aralık ayını %1.09’luk azalış ile 2.360 dolar/ton seviyelerinde kapatırken, LME Alüminyum Stokları ise aynı ay için %10.16’lik azalış gösterdi. DTÖ, geçtiğimiz günlerde ithal çelik ve alüminyuma yönelik gümrük vergileri konusunda bir ticaret anlaşmazlığında ABD aleyhine karar verdi. Çin, Norveç, İsviçre ve Türkiye, tarifelerin uluslararası ticaret kurallarını ihlal ettiğine dair DTÖ'ye şikayette bulunmuştu. Raporlara göre, DTÖ'nün atadığı kurul, "tedbirlerin uluslararası ilişkilerde savaş veya diğer acil durumlarda alınmadığını" tespit ederek bu kararı verdi. Ancak uzmanlara göre, DTÖ'nün kararının herhangi bir anlamlı değişikliği tetiklemesi pek olası görünmüyor. TD Economics Aralık ayı tahmin raporunda Alüminyum fiyatlarını 2023 / 1Ç, 2Ç, 3Ç, 4Ç ve 2024 / 1Ç ve 4Ç için sırasıyla 110, 114, 116, 117, 118 ve 120 cents/lb olarak tahmin etti. ING analistlerine göre, alüminyum fiyatları, kısa vadeli ekonomik görünümdeki zayıflık nedeniyle 2023'ün başlarında düşecek. 2023 yılında Alüminyum fiyatını ortalama 2.290 USD/ton olarak öngören ING analistlerinin çeyrek bazlı tahminleri sırasıyla, 2.150, 2.200, 2.300 ve 2.500 USD/ton şeklinde oldu. Analistler, 1Ç'e bakıldığında, Ukrayna'da uzayan savaş, artan enerji fiyatları, düşük gaz mevcudiyeti, yüksek enflasyon ve zayıflayan aşağı yönlü talebin tümü hafif metal için düşüş görünümüne katkıda bulunduğundan, alüminyum fiyatlarına yönelik risk esas olarak aşağı yönlü olacağını öngörüyor. CRU'ya göre, alüminyum piyasası 300 kt'lık tahmini pazar açığı ile 2023'e fazla ile girecek. Üretim kesintileri göz önüne alındığında, CRU yalnızca mütevazı bir düşüş bekliyor. Kısa vadede, fiyatların 2023/1Ç’de 2.150$/tona düşmesini bekleyen CRU, herhangi bir toparlanmanın 2023'ün 2. çeyreğinde başlaması gerektiğine inanıyor.
Londra Metal Borsası (LME) verilerine göre Nikel fiyatları Aralık ayını %14.93’lük artış ile 30.400 dolar/ton seviyelerinde kapatırken, LME Nikel Stokları ise aynı ay için %6.43’lük artış gösterdi. Outokumpu paslanmaz çelik Ocak 2023 prim fiyatlarını; 430 kalite için 34 EUR/ton azalış, 304 kalite için 231 EUR/ton artış ve 316 kalite için 443 EUR/ton artış ile açıkladı. Piyasadaki fazlalık nedeniyle nikel için kısa vadeli baskı beklediğini yineleyen ING’e göre, nikel fiyatları sıkı koşullardan dolayı bir miktar destek görecek. ING analistleri, küresel büyüme görünümü iyileşmeye başladıkça nikel fiyatların 2023'ün ilk iki çeyreğinde 20.000 USD/ton ile 20.500 USD/ton arasında değişeceğini ve ardından kademeli olarak 3. Çeyrek'te 21.000 USD/tona ve 4. Çeyrek'te 22.000 USD/ton’a yükseleceğini tahmin ediyor. FocusEconomics analistleri, küresel bir ekonomik durgunluğun fiyatlar üzerinde önemli bir aşağı yönlü risk oluşturduğunu, ancak Rusya'nın nikel arzındaki potansiyel kesintinin de yukarı yönlü bir risk oluşturduğunu belirtiyor. FocusEconomics tarafından ankete katılan ve nikel fiyatlarının 2022 sonunda ortalama 21.559 USD/ton olacağını tahmin eden panelistler, 2023 sonunda ise fiyatların 20.366 USD/ton seviyrsinde olaağını öngörüyor. TD Economics Aralık ayı tahmin raporunda Nikel fiyatlarını 2023 / 1Ç, 2Ç, 3Ç, 4Ç ve 2024 / 1Ç ve 4Ç için sırasıyla 9.30, 9.10, 9.30, 9.80, 10.00 ve 10.50 USD/lb olarak tahmin etti. Commerbank, gelecek yıl Alüminyum fiyatlarında ciddi yukarı yönlü potansiyel gördüğünü ve fiyatların 2.800 USD/ton seviyelerine çıkmasını beklediğini açıkladı.
Londra Metal Borsası (LME) verilerine göre Çinko fiyatları Aralık ayını %1.72’lik artış ile 3.023 dolar/ton seviyelerinde kapatırken, LME Çinko Stokları ise aynı ay için %22.46’lık azalış gösterdi. Analistler arasında çinko metal talebi görünümü, jeopolitik istikrarsızlığın neden olduğu belirsizlik ve yüksek enerji fiyatları nedeniyle piyasada karışıktı. Bu yılki arz kısıtlamalarına rağmen, bazı analistler genel metal piyasasına baskı yapan zayıf küresel talebe karşı temkinli davrandılar ve muhafazakar bir çinko fiyat tahminini sürdürdüler. 2022'deki düşüşün ardından ILZSG, küresel rafine çinko üretiminin 2023'te %2,6 artarak 13,84 milyon tona çıkacağını tahmin ediyor. Çin'deki çinko üretiminin, Covid kısıtlamalarının hafifletilmesinin ardından 2023'te %3,8 artması bekleniyor. Avustralya, Hindistan, Kazakistan, Meksika ve yakın zamanda yeni bir dökümhanenin devreye alındığı Türkiye'de de artan üretim bekleniyor. Dünya çinko talebinin 2023'te yıllık bazda %1,5 artarak 13,99 milyon tona çıkması ve Çin'de kullanımın gelecek yıl %1,2 artması tahmin ediliyor. Hindistan, Japonya, Güney Kore ve Meksika'da tüketimin artması beklenirken, Avrupa ve ABD'de talebin yatay seyretmesi öngörülüyor. Analistlere göre, arz sıkışıklığının kısa vadede devam etmesi beklense de, Çin'deki artan üretimin ve zayıf küresel talebin fiyatların ton başına 2.600$'a doğru düşüş eğilimine girmesine neden olacak. Piyasa bulunabilirliği daha düşük olsaydı, Çinko fiyatları ton başına 3.000 $'lık bir artışa ulaşabilirdi. Commerzbank, LME’de 3 ay vadeli Çinko fiyatlarının 2023 sonunda 3.800 USD/ton civarında işlem görmesini bekliyor.
Londra Metal Borsası (LME) verilerine göre Kurşun fiyatları Aralık ayını %7.86’lık artış ile 2.333 dolar/ton seviyelerinde kapatırken, LME Kurşun Stokları ise aynı ay için %5.89’luk artış gösterdi. Aynı dönem için LME Kalay fiyatları ise %7.96’lık artış ile 24.750 dolar/ton olurken, LME Kalay stokları %6.56’lık azalış gösterdi. AMT analistlerine göre, diğer baz metaller gibi Kalay da, Kasım ayındaki Covid ile ilgili ciddi tecritlerin ardından Çin ekonomisinin güçlü bir toparlanma göreceği umutlarıyla destekleniyor. Bununla birlikte, mevcut temeller zayıf görünüyor ve zayıf talep koşulları arasında borsa hisseleri yükseliş eğilimi gösteriyor. Piyasanın önümüzdeki yıl daha yüksek bir eğilim göstermesi muhtemel olsa da, mevcut ters rüzgarlar çok güçlü görünüyor ve kısa vadeli zayıflık bekleniyor. Önümüzdeki aylarda, Endonezya'dan gelen kalay tedarikine yönelik önemli bir tehdit de var. Hükümet rafine kalay ihracatını kısıtlamaya ve yurt içinde daha fazla kalay tüketerek değer zincirinden daha fazla pay almaya çalışıyor. Çin'deki talep zayıflığı nedeniyle önümüzdeki aylarda kalay fiyatlarının düşüş eğilimi göstermesini beklerken, çok fazla bir düşüş görmüyoruz. Bunun bir nedeni, kalay üreticileri için maliyet tabanının çok uzak olmaması ve enflasyon ve özellikle yüksek enerji fiyatları ile artmasıdır. Endüstri kaynakları, ilk 10 üreticinin ortalama üretim maliyetlerinin son yıllarda %20'den fazla arttığını tahmin ediyor. Ayrıca, fiyatların bugün geldiği nokta göz önüne alındığında, makul bir arz artışı olasılığı düşük görünüyor.
Demir Cevheri fiyatları, Aralık ayını %16.83’lük artış ile 118 dolar/ton seviyelerinde kapatırken, TÜSMOD Hurda Demir fiyat endeksi Aralık ayında %8.90 yükseldi. LME Çelik Hurda CFR Türkiye (Platts) fiyatları Aralık ayında %10.85’lık artış kaydederken, 2022 yılındaki değişimi %17.37 düşüş yönlü oldu. LME İnşaat Çeliği FOB Türkiye (Platts) fiyatları ise Aralık ayında %4.40’lık artış gösterirken, 2022 yılındaki değişimi %4.92 düşüş yönlü oldu. BloombergHT haberine göre, Demir cevheri piyasasında Çin, tüm dinamikleri değiştiriyor. 20 çelik üreticisinin tüm demir cevheri alımlarını tek elden gerçekleştirecek olan CMRG, üreticilerle görüşmelere başladı. Brezilya ve Avustralya kaynaklı olarak arzın yükseldiği demir cevherinde fiyatlarda baskı artıyor. Rio Tinto, Vale, BHP gibi dünya devleri ile birebir görüşmelere başlayan CMRG’nin, çelik piyasasındaki dinamikleri tamamen değiştirebileceği belirtiliyor. Çin, dünyadaki cevherin üçte ikisini tek başına tüketiyor. Avustralya ve Brezilya’da üretim artarken, Çin’de zayıflayan tüketim de fiyatlar üzerinde bir diğer risk unsuru olarak görülüyor. Artan üretim ve azalan talep nedeniyle demir cevheri fiyatlarının 2023 yılı performansının zayıf kalma ihtimali artıyor. Arzın bol olduğu, tüketimin kalesinin ise tek elden fiyat pazarlığı yapabildiği ortamda, fiyatların düşük kalmasının baz senaryoya dönüştüğü belirtiliyor. Steelorbis haberine göre, Avustralya Sanayi, İnovasyon ve Bilim Bakanlığı yayınladığı çeyrek bazlı raporda, Çin'in gayrimenkul sektörünün istikrar kazanacağı yönündeki beklentiler, altyapı teşvikleri ve Avustralya ile Brezilya’daki arz artışının çelik ve demir cevheri fiyatlarını destekleyeceği tahmin ediliyor. Rapora göre, demir cevheri fiyatlarının 2023 yılında ortalama 85$/mt ve 2024 yılında yaklaşık 75$/mt seviyesinde yer alması bekleniyor.
Plastik ve Kauçuk:
Aralık ayında plastik fiyatlarında ortalama %2.63’lük azalış görülürken, en yüksek azalış %7.69 ile PET fiyatlarında görülürken, bunu %4.51 düşüş ile PE ve %%4.41 düşüş ile POM takip etti. En yüksek artış ise %0.42 ile PA fiyatlarında görüldü. Uzmanlara göre, 2023'e doğru, Polietilen (PE) ve Polipropilen (PP) fiyatları ve marjları, ekonomik büyümenin yavaşlaması ve zayıf talebin getireceği durgunluk ve yeni kapasite artışlarının devreye girmesi nedeniyle aşağı yönlü baskı altında kalmaya devam edecek. ABD PE sektörü şu anda ikinci bir yeni kapasite genişletme dalgasının son noktasında. 2023’te yeni devreye girecek tesisler arzı önemli ölçüde arttıracak. ICIS Arz ve Talep Veritabanına göre, 2020 ile 2024 arasında Kuzey Amerika'nın PE kapasitesinin toplam %17,3 ve PP kapasitesinin %22,4 artması bekleniyor. Propan dehidrojenasyon (PDH) marjları başabaş seviyelerinde veya bu seviyelere yakın olduğundan, propilen zincir marjları da dip seviyelere geliyor. Beklentiler, PE marjlarının dip noktasına yakın olabileceği ve PE fiyatlarının önümüzdeki yıl boyunca entegre üretim maliyetlerindeki değişiklikleri yakından takip edeceği yönünde. ICIS raporuna göre, küresel PE talep dengesinin oldukça duyarsız bakış açısından bakıldığında, Avrupa'daki üretimin azalması arzı sıkıştırabilir. İthalat arttıkça Avrupa PE fiyatları artabilir. Bununla birlikte, gaz kaynaklı üretim kesintileri olmazsa, Avrupa PE fiyat primlerinde Çin üzerinden düşüş devam edebilir. Chemorbis haberlerine göre, Poliolefin satıcıları, belirli türev piyasalardan gelen zayıf talebe rağmen Ocak ayının başlamasıyla bir dizi fiyat artışı uyguladı. Öyle ki azalan tedarik piyasalara destek sağladı. Aslında PP teklifleri, Rus tedarikinin azalmasından destek görerek artışlarını yeni yıla taşıdı. PE ise, Petkim’in güçlü tutumu ve Orta Doğu’dan kotaların kısıtlı olması sayesinde iki aylık düşüş trendinin ardından yükseldi. Türkiye PP piyasasında, satıcılar yeni fiyat politikalarının şekillenmesini beklediği için aktif olarak teklifte bulunmadı. Tedarik endişeleri ve özellikle elyaf için artan fiyat sorguları, satıcılar arasında iyileşen havayı destekledi. Bu arada, rafya ve elyaf arasındaki fark, elyaf için sıkışan dinamikler sebebiyle 70-80$/tona yükseldi. Satıcı kanadında stok baskısı olmaması ve alıcı kanadında büyük zam girişimlerine karşı direnç göz önünde bulundurulunca, talebin durumu Ocak artışlarının boyutunu belirlemede önemli bir rol oynayacak. Yakın vadede belirli türler için stok seviyeleri, operasyonel aksaklıklardan kaynaklanan teslimat gecikmeleri nedeniyle düşük kalabilir. PVC piyasaları 2023 yılına artışlarla başladı. Vergili ve vergisiz ithal fiyatların yanı sıra yurtiçi teklifler de geçen haftaya kıyasla artışla değerlendirildi. Öte yandan, yılın ilk haftasında mevcut teklif sayısı sınırlı kaldı. Zira çoğu satıcı, uzayan tatiller veya sıkışıklık nedeniyle yeni fiyat açıklamalarını erteledi. Tayvanlı üreticinin Asya piyasalarına Şubat teklifleri, Ocak ayına kıyasla 70-90$/ton artış gördü. Türkiye’de, yeni PE fiyatları çoğu tür için 30-40$/tonluk artışlara işaret etti. Orta Doğu’dan nispeten sınırlı olan kotalar ve ABD’li ile Rus tedarikçilerden gelen baskının azalması mütevazı artışların yolunu açtı. Asya piyasalarındaki hafif artışlar da bu eğilimi destekledi. Bununla birlikte, önde gelen Suudi Arabistanlı bir üreticinin ilk hedeflerinden geri adım atması, alıcıların daha büyük fiyat artışlarına gösterdiği direnci yansıttı. Sınırlı tedarik yakın vadede piyasayı desteklemeye devam edecek gibi. Çoğu oyuncuya göre artışların boyutu konusunda son sözü talep söyleyecek. Türkiye’de, PS piyasaları geçen yılın ikinci yarısında mütemadiyen gerilemelerinin ardından yön değiştirdi. Bazı satıcılar, azalan ithal tedarik ve yükselen nakliye maliyetlerinin havayı yukarı döndürmesi nedeniyle teklif vermemeyi tercih ederken, bazılarıysa yükselen stiren maliyetlerinin desteğiyle ciddi artışlar uyguladı. PS fiyatları, 2023 yılının başlamasıyla dip yapıp ibreyi yukarı çevirmiş gibi görünüyor. Ancak, Türkiye’deki alıcılar zayıf türev talep sebebiyle bu boyutlardaki artışların çalışabilirliği konusunda şüpheli. Kısa vadede görünüm/, maliyet kanadından destek görmeye devam edecek, ancak üst sınırlar direnç görebilir veya üreticiler bu seviyelerden geri adım atabilir. Türkiye’de, yurtiçi üreticiler 2023 yılına hemen teslim ve ileri tarihli sevkiyatlar için tekliflerinde hafif artışlarla başlamayı tercih etti. Talepteki hafif toparlanma ve maliyet desteği bu hafta şişelik PET piyasasındaki fiyatları yukarı çekti. Polyesterlere gelince, artan PX ve PTA fiyatları ile sınırlı ithal tedarik, petrol fiyatlarındaki son düşüşe rağmen fiyatları güçlü tuttu. Türkiye’de, talepte görülen nispi toparlanma ve artan hammadde maliyetleri yurtiçi fiyatları yükseltti. Talep beklenenden daha iyi performans göstermeye devam ederse, düşük sezon göz önüne alındığında fiyatlar kısa vadede hafif yukarı yönlü bir baskı altında kalabilir. Polyesterlere gelince, oyuncular kısa vadeli görünümün artan hammadde maliyetleri ve sıkışık ithal arz nedeniyle güçlü olduğuna inanıyor. Türkiye’de, ABS piyasaları yükselen hammadde fiyatları ve navlun oranlarından destekle yeni yıla mütevazı artışlarla başladı. Güney Kore’den ilk teklifler uzun süre sonra artışlarla açıklanırken, Avrupa’dan Ocak teklifleri yeni zamlarla açıklandı. Türkiye’nin yurtiçi ABS piyasası, yükselen ithaller ve sınırlı tedarikin desteğiyle 2022 Mart ayından bu yana ilk kez artış kaydetti. Bu durum, oyuncuların Ocak ayında tedarik kısıtlamalarından kaynaklanan artışlar görme beklentileriyle örtüştü. İthal ABS fiyatları da yükselen hammadde maliyetleri ve navlun oranlarına paralel bir şekilde uzun süre sonra artışlar kaydetti. Ancak, oyuncular ABS artışlarının sürdürülebilirliğini sorguluyor, zira türev piyasalarda talep zayıf ve Türkiye halihazırda Çin’in ithal piyasası üzerinde yüksek bir prim taşıyor.
Kağıt Hamuru:
Fitch Ratings'in Latin Amerika Selüloz, Kağıt ve Orman Ürünleri sektörü için yayımladığı rapor göre; 2022’nin son çeyreğinde ivme kaybeden kağıt hamuru fiyatlarının; artan arzı ve zayıflayan talep nedeniyle 2023 yılında daha da düşmesi bekleniyor. Raporda 2022 yılında 750USD/ton olan ağartılmış okaliptüs kraft hamurunun fiyatının 2023’te 650 USD/ton’a gerilemesi tahmini de yer alıyor. Fastmarkets analistelerine göre, Hem NBSK hem de BEK, Temmuz 2022'de yalnızca Çin'e teslim edilen fiyatlarda değil, aynı zamanda ABD ve Avrupa'da da rekor seviyelere ulaştı. Mevcut boğa piyasasına giden yolda, kağıt hamuru talebi nispeten güçlüydü. Dünya kağıt ve mukavva üretimindeki büyümenin gelecek yıla taşınması bekleniyor, ancak küresel ekonomi için aşağı yönlü riskler artıyor. Dünyanın en büyük kağıt hamuru tüketicisi olan Çin ekonomisinin, kalıcı sıfır covid politikası ve emlak sektöründeki düşüş karşısında yavaşladığı görülüyor. Hem yumuşak ağaç hem de sert ağaç pazarlarında fiyatların yumuşadığına dair işaretler şimdiden görebiliriz. Çin'deki NBSK net ithalat fiyatları, daha düşük fiyatlı BSK sözleşmelerinin ve güçlenen ABD dolarının baskısı altında düştü. Öte yandan, sert ağaç fiyatları hala rekor seviyelerde yer alıyor ve aşağı yönlü baskılarla karşı karşıya. Kağıt ve kartona yönelik küresel talebin tehdit altında olması ve önümüzdeki büyük hacimli yeni kapasiteler ile birlikte; kağıt hamuru için yeni arz büyümesinin 2023'te talep büyümesini geride bırakması ve piyasa koşullarının 2024'e kadar daha gevşek olması bekleniyor. Rus selülozu ve odun lifi üzerindeki ithalat yasağı, Batı Avrupa'da ithal selüloz talebini, özellikle huş lifini değiştirmek için gereken okaliptüs açısından artıracaktır. Rusya'da ileriye dönük olarak daha fazla ağartılmamış kraft hamuru (UKP) ve ağartılmış sert ağaç kraft (BHK) üretimi bekleniyor. Selüloz ve kağıt endüstrisindeki önde gelen ekipman tedarikçileri artık Rusya'da iş yapmak istemiyor. Öte yandan, Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinden bu yana küresel ekonomide artan enerji fiyatları, pek çok Avrupalı kağıt, karton ve kimya üreticisi, kağıt hamuru talebi ve fiyatları için aşağı yönlü bir baskı oluşturuyor.
Enerji ve Petrol:
2023 Ocak ayı için Doğalgaz ve Elektrik tarifelerinde bazı indirimler uygulandı. CNN Türk haberine göre, EPDK, 2023 yılının ilk 3 ayında geçerli olacak elektrik fiyatlarını belirledi. Buna göre sanayide elektiriğe %16 indirim yapıldı. EPDK, yılın son toplantısında hem elektrikte yeni tarifeleri belirledi hem de serbest piyasadaki elektrik tavan fiyatını 4800 TL/MWh’den 4200 TL/MWh’ye düşürdü. Habertürk’e göre, 1 Ocak 2023'ten geçerli olmak üzere ibadethaneler ve cemevlerinde kullanılan doğalgaza %42,73 oranında indirim yapıldı. Sanayi tarafında da yeni yıldan geçerli olmak üzere elektrik ve doğalgazda indirim yapıldı. Sanayi kuruluşlarının kullandığı elektrikte %16 indirim yapıldı. Elektrik üretimi amaçlı doğalgaz toptan satış fiyatında %12,73 oranında indirim yapıldı. Sanayide kullanılan doğalgaz satış fiyatında ise 2022 Kasım ayı esas alındığında 01 Ocak 2023 tarihi itibarıyla %13,10 ile %25,11 arasında değişen oranlarda indirim gerçekleşti. Yurtiçi pompa fiyatları Aralık ayında, Motorin’de %1.91 ve Benzin’de %3.52 oranında azalış gösterdi. Bu şekilde Motorin ve Benzin arasındaki fiyat farkı 2.61 TL’e oldu. BloombergHT haberine göre, ABD Enerji Enformasyon İdaresi EIA'in Aralık 2022 Kısa Dönem Enerji Görünümü raporunda, gelecek yıl için Brent türü ham petrolün ortalama varil fiyatının 92,36 dolar olacağı tahmin edildi. Bu rakam Kasım ayı raporunda 95,33 dolardı. Raporda, Batı Teksas türü WTI ham petrolün varil fiyatının da gelecek yıl için 86,36 dolar olacağı öngörüldü. WTI'ın varil fiyatı kasımda 89,33 dolar olarak tahmin edilmişti. Bu yıl ise Brent türü ham petrolün varil fiyatının 101,48 dolar, WTI türü ham petrolün varil fiyatının ise 95,22 dolar olması bekleniyor. Raporda, küresel petrol stoklarının gelecek yılın ilk yarısında günlük 200 bin varil düşeceği, ancak ikinci yarısında günlük 700 bin varil artacağı tahmin edildi. Gelecek yılın sonunda petrol stoklarında yaşanacak muhtemel artışın petrol fiyatları üzerinde baskı oluşturacağı ifade edilen raporda, bu nedenle petrol fiyatı öngörüsünün aşağı yönlü revize edildiği kaydedildi. ABD'nin önde gelen bankalarından Bank of America, 2022 yılı için petrol fiyat tahminini 104,48 dolar olarak açıkladı. Dev banka 2023 petrol tahmini içinse varil başına 100 dolar olarak duyurdu. ANZ Research analistleri ise petrol fiyatının 2022'de ortalama 113,80 dolar ve 2023'te 104,50 dolar olabileceğini ifade etti. Fitch Solutions ise fiyatların bu yıl ortalama 100 dolar olacağını ve 2023'te 81 dolara geri çekileceğini tahmin etti. Morgan Stanley, 2023 ilk çeyrek için Brent fiyatı tahminini 95 dolar/varilden 100 dolar/varile çıkardı. ING, petrolün varil fiyatının 2023 yılında ortalama 97 dolar olacağını öngördü. SPI Varlık Yönetimi petrolün gelecek birkaç çeyrekte 100 doları aşabileceği tahminini paylaştı. FocusEconomic panelistleri, OPEC üretiminin 2023'te büyük ölçüde durgunlaştığını ve son üretim kota kesintisiyle sınırlandığını öngörüyor. Ham petrol fiyatlarının 2023'te 2022'ye göre ortalama %7 daha düşük olmasını bekleyen panelistlere göre, global belirsizlik fiyatları 90 USD seviyesinde tutacak.
Döviz Kurları:
TCMB 31 Aralık 2022 kapanış verilerine göre, USD döviz satış kuru bazında %0.42’lik artış ile 18,73 TL; EUR döviz satış kuru bazında %3.38’lik artış ile 19,97 oldu. EUR/USD paritesi ise Aralık ayında %2,95 artarak, 1.0661 seviyesine yükseldi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Kasım tarihli Piyasa Katılımcıları Anketine göre cari yıl sonu döviz kuru (ABD Doları/TL) beklentisi bir önceki anket döneminde 19,54 TL iken, bu anket döneminde 18,78 TL olmuştur. 12 ay sonrası döviz kuru beklentisi ise aynı anket dönemlerinde sırasıyla 23,35 TL ve 22,77 TL olarak gerçekleşmiştir. Dünya haberine göre, Merkez Bankası, “bir döviz kuru hedefi ve taahhüdü olmadığını” açıklarken, ekonomi yönetiminin, küresel ekonomide resesyon beklentilerinin arttığı, Türkiye’de seçim yılı olan 2023’e ilişkin makro ekonomik hedeflerde hesabını 21,52 TL’lik ortalama dolar kuru üzerinden yaptığı belirlendi. Bu hedeflere göre, ortalama dolar kurunun gelecek yıl 24,62 TL, 2025’te de 25,77 düzeyinde oluşarak üç yıldaki artışının yaklaşık 9 lira düzeyinde kalması öngörülüyor. Ortalama kurun; bu yıl %29,5 düzeyinde beklenen artışının, 2024’te hız keserek %14,4’e, 2025’e %4,7’ye düşeceği bekleniyor. ABD dolarının, 2022'de %12'nin üzerinde değer kazandığını ve Eylül 2022'de yirmi yılın en yüksek seviyesine ulaştığını belirten JP Morgan Research analistlerine göre, Federal Rezerv'in duraklaması, doları önemli ölçüde düşürmek için yeterli değil. Analisteler; 2023'te halen güçlü dolar tahmin ederken, yen için yükseliş, pound ve euro için düşüş bekliyor. Kurumun EUR/USD paritesi için 2023 çeyrek bazlı tahmini sırasıyla 0.95, 0.95, 1.00, 1.00 şeklinde oldu. Commerzbank’ın aynı dönemler için EUR/USD parite tahmini ise sırasıyla 1.06, 1.06, 1.08 ve 1.10 olarak açıklandı. Analistlere göre, küresel ekonominin önemli bir bölümünde resesyon beklenen 2023 yılında doların diğer para birimleri karşısında seyrine ilişkin “zayıflık” öngören yatırım bankaları çoğunlukta. ABD Merkez Bankası’nın tüketici ve üretici fiyatlarında yaşanan düşüşlerin ardından yılın ikinci yarısından itibaren U-dönüşü yaparak sıkılaşma döngüsünü sonlandıracağını öngören Wells Fargo, ING, Deutsche Bank, Societe Generale, UniCredit, Citi ve Morgan Stanley gibi yatırım bankaları 2023’ün doların zayıflayacağı bir yıl olmasını öngörüyor.
Yurtiçi Fiyat ve Maliyet Endeksleri:
TUİK verilerine göre, 2022 yılı Aralık sonu itibariyle TÜFE ve Yİ-ÜFE ortalaması bir önceki aya göre %0,47; bir önceki yılın Aralık ayına göre %80,99 ve bir önceki yılın aynı ayına göre %80,99 artış olarak gerçekleşti. TÜİK verilerine göre; Yİ-ÜFE (2003=100) 2022 yılı Aralık ayında bir önceki aya göre %0,24 azalış; bir önceki yılın Aralık ayına göre %97,72 , bir önceki yılın aynı ayına göre %97,72 ve on iki aylık ortalamalara göre %128,47 artış gösterdi. Sanayinin dört sektörünün yıllık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında %122,92, imalatta %78,66, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında %284,99 ve su temininde %130,34 artış olarak gerçekleşti. Ana sanayi gruplarının yıllık değişimleri; ara malında %70,91, dayanıklı tüketim malında %78,57, dayanıksız tüketim malında %101,63, enerjide %224,67 ve sermaye malında %65,16 artış olarak gerçekleşti. Sanayinin dört sektörünün aylık değişimleri; madencilik ve taşocakçılığında %1,94 artış, imalatta %2,29 artış, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında %11,78 azalış ve su temininde %9,44 artış olarak gerçekleşti. Ana sanayi gruplarının aylık değişimleri; ara malında %1,66 artış, dayanıklı tüketim malında %3,20 artış, dayanıksız tüketim malında %4,56 artış, enerjide %10,63 azalış ve sermaye malında %2,36 artış olarak gerçekleşti. Yıllık en düşük artış; %33,10 ile ana metaller, %49,70 ile metal cevherleri, %54,97 ile bilgisayarlar ile elektronik ve optik ürünler alt sektörlerinde gerçekleşti. Buna karşılık elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme %284,99, diğer madencilik ve taş ocakçılığı ürünleri %180,52, diğer metalik olmayan mineral ürünler %173,20 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu. Aylık en yüksek azalış; %12,49 ile kok ve rafine petrol ürünleri, %11,78 ile elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme, %2,88 ile ham petrol ve doğal gaz alt sektörlerinde gerçekleşti. Buna karşılık temel eczacılık ürünleri ve müstahzarları %23,52, su ve suyun arıtılması ve dağıtılması %9,44, içecekler %7,00 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu.