Ales Pres, 4500 m² kapalı toplam 6500 m² alanda kurulu olan yeni fabrikasına taşındı.

Son derece modern olarak tasarlanan ve Hasanağa Organize Sanayi Bölgesinde yer alan yeni fabrikada, toplam 65 kişi çalıştığını belirten Ales Pres Satış Müdürü Hanifi Gürsoy, yüksek tonajlı vinçler ile kendi bünyemizde daha rahat montaj imkanı ve yine yüksek tonajlı makinaların montajında seri hareket edebilmek ve zamanı iyi kullanmak için düşünülmüş 4 metrelik montaj çukuru olduğunun bilgisini verdi. Hanifi Gürsoy, yeni yerlerinde amaçlarının Ales Pres kalitesini bir adım daha ileriye taşımak olduğunu belirtti.

Ales Pres’in kuruluş ve gelişim süreci hakkında kısaca bilgi verir misiniz?

Hanifi Gürsoy: 1975’li yılların başında talaşlı imalat konusunda hizmet vermeye başlayan firmamız Ertuğrul Körüstan Makine (EKM) , başta ana ve yan sanayi olmak üzere, yurt içine ve yurtdışına kalıp, fikstür, makine ve makine yedek parçaları imalatı yapmakta aynı zamanda 100 kişilik personeli ile imalatın yanında bakım ve onarım faaliyetleri de yürütmektedir.

2004 yılına kadar bu düzende büyüyerek faaliyetini sürdüren EKM, artan kapasitesi ve büyüyen makine parkı daha büyük alanda faaliyet göstermeye zorlamış olup, sonrasında ise 2004 yılında Nosab Sanayi Bölgesi’ne taşınmış ve ikinci kuruluşu olan GERA MAKİNA A.Ş.’yi kurmuştur. Yapılan makine yatırımları ve geniş üretim hacmi sayesinde büyük makineler ve kalıp projeleri başarıyla sonuçlandırmaktadır.

2007 yılında kapalı alan miktarını 5600 metrekareye çıkararak, tasarımı ve üretimi kendi tarafından gerçekleşen pres makinalarını ALES markası ile müşterilerinin beğenisine sunulmuştur. Yıllık pres imalaat kapasitesi 250 adet civarında olup, C ve H tipi eksantrik preslerde kısa zamanda aranılan marka konumuna gelmiştir.

2011 yılında Ales Pres dünyaca ünlü 150 yıllık bir geçmişe sahip Alman pres imalatçısı Heilbronn ile yollarını birleştirmiştir.
Heilbronn preslerini tesislerinde üretecek olan Ales Pres, ülke ekonomisinin ihtiyaç duyduğu ve halen yurt dışından ithal edilmekte olan Link Drive Presler, Motion Drive Presler ve Transfer Pres hatlarını üretebilecek duruma gelmiştir.

2015 yılı itibari ile daha kaliteli hizmet için ,Hasanağa Organize Sanayide bulanan kendi fabrikasına taşınmıştır.Son derece profesyonelce olarak düşünülüp tasarlanan işletme ; iklimlendirme , aydınlatma , güvenlik sistemleri ile , yüksek tonajlı vinç sistemleri ve montaj çukuru ile birlikte yeni fabrikasında çalışmalarına devam etmektedir.

Ana ürün gruplarınız hakkında bilgi vererek, ağırlıklı olarak hangi sektörlere hizmet verildiğini belirtir misiniz?

Hanifi Gürsoy: Ana ürün gruplarımız eksantrik pres mekinelerinden oluşmaktadır. 60-250 ton aralığında “C” tipi eksantrik presler ile 100-1000 ton aralığında H tipi eksantrik presler standart olarak üretilmektedir.

Standart ürünlerimizin yanı sıra 3000 ton kapasiteye kadar eksantrik pres projeleri Heilbronn firması ile birlikte özel projeler adı altında yürütülmektedir.

Ales markalı eksantrik presleri genellikle hattında duruşa tahammülü olmayan, seri imalat prosesleri olan firmalar tercih etmektedir. Ana sektör olarak Otomotiv sektörü metal işleme teknolojilerini kullanan sektördür. Bunun yanında sektörde beyaz eşya sektörünün de payı oldukça fazladır. Ayrıca Otomotiv sektörüne hizmet veren kalıp imalatçıları; ferforje imalatçıları,çelik kapı üreticileri, bağlantı ekipmanları üreticilerini de metal işleme sektöründe olan işletmeler olarak sayabiliriz

Hızlı, güçlü yapısı; bakım onarım zaman ve maliyetlerindeki kazanımlarından dolayı tercih sebebi olan Ales Pres Transfer presi üretimine başlamış, sonuçlandırdığı projelerle transfer sistemlerinde de söz sahibi olacağını kanıtlamıştır.

Firmanızın 2015 yılı performansı hakkında bilgi verir misiniz? Son dönemde gerçekleştirdiğiniz yatırımlar, yeni ürün çalışmaları ve gerçekleştirilen projelerden bahseder misiniz? Yeni ürünlerin özellikleri hakkında bilgi verir misiniz?

Hanifi Gürsoy: Yıla çok hızlı giriş yapan firmamız, aynı hızla çalışmalarına devam etmektedir. Tamamlanan yeni fabrikamıza taşındık. Üretim hızımızı ve kalitemizi biraz daha yukarıya çıkaracağına inandığımız fabrikamız ile birlikte; yeni makine tezgah yatırımlarımız oldu. Yeni CNC Borverk ve Lazer kesim tezgahı bunlardan sadece bir kaçı.

Yeni proje olarak;İran da Rad Pump firması için yaptığımız transfer presimizi ve dünyanın en büyük varil imalatçısı olan Greif firması için yaptığımı hattı söyleyebiliriz.

Ales Pres’in, Yeni Fabrikası Son Derece Modern Tasarlandı

Şirketinizin 2016 yılı hedef ve beklentileri hakkında açıklama yapar mısınız? Yeni ürün veya yatırımlarınız olacak mı?

Hanifi Gürsoy: 2016 hedeflerimiz büyümemize paralel devam ediyor. Büyüyen iş hacmine paralel olarak yeni tezgah yatırımları mutlaka olacaktır. Ar-Ge ekibimizi daha da güçlendirip özel hat çözümleri ve yüksek tonajlı transfer presleri üzerinde çalışmak istiyoruz. ‹ran da Rad Pump firması için yaptığımız 500 ton transfer presi sorunsuz gayet başarılı bir şekilde teslim edilmiştir. Yatırımcılar artık daha hızlı, daha güçlü, daha sorunsuz, daha az duracak ve seri imalatta transfer sistemlerine uyumlu makine yatırımı peşindeler. Uzun yıllar yurtdışından yüksek fiyatlara ülkemize getirilen bu hatlar, çok daha kaliteli olarak işletmelerimizde başarı ile üretmek ve bu pazarda ciddi pay sahibi olmak 2016 için ilk hedeflerimizdendir.

Sizce metal işleme konusunda sektörünün gelişimi ülkemizde ne boyutta?

Hanifi Gürsoy: Bir çok araç üreticisinin tercihi olan Türkiye; yılların birikimi ile metal işleme ve otomotiv konularında oldukça iyi bir yerdedir. Gündeme sürekli gelen yerli araç üretimi konusu da bunun bir göstergesidir.

Yıllarca bir tekstil ülkesi olarak anılan Türkiye, artık birçok araç markasının üretim tesisleri için tercih edilen bir noktaya gelmiştir. Aynı şeyleri beyaz eşya sektörü içinde söyleyebiliriz.

Metal işleme talep eden son kullanıcılar sizce satın almalarda yeterli donanıma sahip mi?

Hanifi Gürsoy: Bence; satın alma departmanları bir çok firma için, makine alımı konusunda yeterli teknik bilgiye vakıf değiller. Makine alımı bir işletme için oldukça fazla önem arzetmektedir. Genel alımlardan çok daha farklıdır. Doğru makine ve fiyat tespitini doğru yapabilmek için kesinlikle teknik bilgiye gerek vardır ve teklifler arasında kalite-fiyat anlamında kıyaslamayı firmanın çıkarları doğrultusunda en iyi seçimi yapabilmek için çok önemli bir yer tutmaktadır.

Metal işleme sektöründe yaşanan sorunlar nelerdir?

Hanifi Gürsoy: Makine üreticisi olarak en büyük problem, fiyatların cazip gelmesinden dolayı tercih edilen Çin menşeili makine üreticileri.Bunun beraberinde, az önce sorduğunuz –Satın alma departmanındaki yeterlilik – ile beraber yerli makine üreticilerinin fiyatları yüksek gelmektedir.Aslında aynı özelliklerde makinalar kıyaslandığında fark olmadığı çok net anlaşılmaktadır.Fakat teknik detay ve mühendislik karakteristikleri dikkate alınmadan yapılan araştırmalar ve paralelinde gelen yatırımlar, yerli makine üreticilerini zor durumda bırakmaktadır.

Bu sorunlara yönelik sizce ne gibi çözümler gerekiyor?

Hanifi Gürsoy: Daha fazla devlet desteği ve ithalatta önemli yaptırımlar gerekmektedir. Örnek vermek gerekirse; Latin Amerika makine üreticileri için çok büyük bir pazar, bunun yanında Rusya da öyle. Fakat çok yüksek vergi oranlarından dolayı buralara makine satmak çok zor. Aynı şekilde özellikle Çin markaları için ve özellikle makine markaları için kesinlikle böyle bir vergi uygulaması yapılması gerekmekte.

Bunun yanında makine yatırımı yapacak işletmelerin, satın alma teklif toplama ve değerlendirilmesi sırasında kesinlikle teknik bilgi ve birikime sahip personelin bulunması da gerekmektedir. Sadece fiyat baz alınarak yapılan satın alma işlemleri, uzun değil, kısa vade de kendisi göstermektedir. Ve yapılan yüksek tutarlardaki makine yatırımlarının aslında yanlış tercih oldukları bizzat sanayicilerle yaptığım görüşmelerde anlatılmaktadır.

Ülkemizdeki faaliyet gösteren firmaların, metal işleme konusunda yeterli bilgiye sahip olduğunu düşünüyor musunuz?

Hanifi Gürsoy: Yalın üretim teknikleri ile; hak ettiği yere ulaşmış son derece profesyonel işletmelerimiz elbette ki mevcut. Bunun yanında, Ar-Ge, kalite sistemleri, yatırım ve büyüme konularında çalışmalarına devam eden teknolojik gelişme uyum sağlayarak sağlıklı büyüme yolunda devam eden işletmelerimizde var.

Haberin Kaynağı : SUBCONTURKEY YAN SANAYİ ve TEDARİKÇİ GAZETESİ

11.09.2015