Erdikler YMM Ltd. Sti.’den Kubilay Bolkol “2023 İhracat Hedefine Giderken Yabancı Sermayenin Rolü” başlıklı sunum gerçekleştirdi. Kubilay Bolkol sunumu şu şekilde yaptı:

Türkiye’nin dünyanın en büyük 10 ekonomisi için yer alabilmesini desteklemek üzere, teknolojik dönüşümü tamamlaması, üretim teknolojilerine hakim, belirlenmiş alanlarda sektörel liderlik pozisyonununa gelerek, Cumhuriyetimizin 100. kuruluş yıldönümü olan 2023 yılında ihracat gelirini 500 milyar dolara çıkarmak için çalışıyoruz.

2023 Vizyonuna Ulaşmada Önemli Görevlerden Birisi Olan “Türkiye’nin Konumlanması” Başlığı Altında, Stratejik Bir Unsur Olarak “İhracata Dönük Yabancı Sermayeyi Ve Yatırımcıyı Ülkeye Çekme” Sürecine İşaret Edilmiştir.

Yabancı sermaye/uluslararası sermayeye doğrudan bu atıfın yanı sıra yine süreçler arasında yer alan aşağıdaki katkıları sunar;

• Pazar paylarını arttırır.
• Yüksek büyüme potansiyeli olan hedef pazarlara ulaşma, pazar sayısını arttırır.
• İhracatçı sayısını ve ihracat kapasitesini geliştirir.
• İhracatçıların rekabetçiliğini, sektörel liderliğini inovasyonu arttırır.
• Düşük nitelikten yüksek verimli ve nitelikli insan sermayesine geçişi sağlar.
• Doğru bilgiye ve pazar istihbaratına hızlı ulaşımı temin eder.

Etkin yönetimi sağlar.

Uluslararası sermayeye, gerek yeni Greenfield yatırımları gerek birleşme ve satın alma işlemleri ile özkaynak finansmanın yanında;

• Para ve sermaye piyasalarına kolay ve güçlü erişim,
• İş süreçlerinde iyileştirme,
• İnsan kaynaklarında gelişme, nitelik ve verim artışı,
• Yeni üretim teknolojilerinin aktarımı,
• Yeni ürünlerin geliştirilerek ulusaldan daha geniş ölçekte sunumu,
• Yeni pazarlara ulaşım,
• Bilinirlilik, tanınırlık, imaj
• Yönetim know/how (şeffaflık, etkinlik)
alanlarında katkı sağlar.

Uluslararası Sermayeyi Yalnızca Finansman Kaynağı Olarak Değerlendirmemeliyiz. Ancak En Yaygın Olarak Bilinen Şekli Finansman Sağlanmasıdır.

Dış piyasalardan finansman sağlama yöntemleri;

• Borç olarak,
• Portföy yatırımı olarak,
• Birleşme ve satın almalar yoluyla,
• Yeni yatırım.

Türkiye bütün bu unsurlardan yararlanmak zorundadır.

Zira, iç tasarruflar çok düşüktür. Kurumsal tasarruflar yeni oluşmaya başlamıştır.
Dünyada uluslararası sermaye konusunda bir rekabet vardır.

2012’de uluslararası sermaye hareketleri 1.351 trilyon Dolar, 2013’te beklenti 1.45 trilyon Dolar, 2012’de en çok ABD’ye gidiyor (167.6 milyar Dolar), Çin (121 milyar Dolar), Hong Kong (75 milyar Dolar), Brezilya (65 milyar Dolar), Türkiye 2012’de 12,6 milyar Dolar.

Türkiye’nin toplam stoku 181 milyar Dolar ve dünyada 28’inci sıradadır.

Türkiye de bu rekabette üstüne düşenleri yapıyor.

• Yatırım ortamını iyileştirme koordinasyon kurulu çalışmaları,
• Yatırım tanıtım ajansı

Ancak hala iş yapma bakımından Türkiye 189 ülke içinde 69’uncu sıradadır.

Daha alınacak yol var.

Yarın Dünden Daha Zor Olacak

• Dünya 2008 ticaret hacmine 2013-2014 yılında erişecek.
• Tarım payı azalacak, sanayi payı artacak.
• Yeni sektör ve ürünler dünya ticaretinde %5’e yakın pay sahibi olacak.
• Sanayi içinde kimya sektörünün payı azalacak, otomotiv, elektrik, elektronik makine sektörleri gelişecek.
• Emtia fiyatları hızlı artmayacak, istikrarlı gidecektir.
• Piyasalarda serbestlik değil, piyasa hükümleri ve gözetim hakim olacaktır.
• Finansman bol ve ucuz olmayacak, kısıtlı olacaktır.

Bu Ortam İçinde Yapılması Gerekenler;

• Mevcut pazar payını arttırmak,
• Yüksek büyüme potansiyeli olan hedef pazarlara ulaşıp, pazar payını arttırmak,
• İhracatın sayısı ve ihracat kapasitesini arttırmak,
• İhracatçıların küresel rekabet gücünü, sektörel hedefini, bilim, teknoloji ve inovasyon ile arttırmak,
• İhracatçıların ve üreticilerin ihtiyaçlarına zamanında etkin çözüm bulmak.
• Türkiye imajını iyileştirmek, ürünlerin, markaların bilinirliğini arttırmak,
• İhracata dönük yabancı yatırımcıyı ülkeye çekmek,
• İkili ve çoklu ticari işbirliklerini güçlendirmek, mevzuatı etkinleştirmek,
• Finansal mevzuatı yaygınlaştırmak, geliştirmek,
• Sihirli kelime koordinasyon, devletle ve üniversite ile sektör içinde diğer sektörlerle koordinasyonu sağlamak.

Aynı şekilde uluslararası sermaye hareketlerinden yararlanılması, bu amaçla hem sermaye ihracatçısı ve hem de sermaye ithalatçısı olmak konusunda çalışmalarda bulunulması gerekmektedir. Yabancı sermayenin gerek pazar ve gerekse teknoloji haklarından yararlanılarak dünyada bilinen markaların edinilmesi için çaba sarf edilmesi zorunludur.

İstikrar içinde büyüyen, gelirini daha adil paylaşan, küresel ölçekte rekabet gücüne sahip, bilgi toplumuna dönüşen, AB’ye üyelik için uyum sürecini tamamlamış bir TÜRKİYE bunlar yapıldığı zaman gerçekleşir.

BAKİEL
Vizyon 2023 içinde şimdiye kadar yapılması gerekenleri yapmış bir küme olarak görünüyor.

• Ekonomi Bakanlığı öncülük ve koordinasyonu var.
• SWOT-PEST analizleri yapılmış.
• Çalıştaylar, anketler, grup toplantıları ile karakteristikler tespit edilmiştir.

ÖNERİLER;
• Ürün kalitesine odaklanmak,
• İnsan kaynağına odaklanmak,
• Yayılmak yerine hedeflere yönelmek,
• Yurt içi piyasaları ihmal etmemek,
• Örgütlenmek,

ANCAK;
KÜMENİN CİROSU 345 MİLYON TL

İHRACAT
327

DÜNYADA İHRACAT 133 MİLYAR DOLAR

TÜRKİYE’NİN PAYI %1

DEMİR VE DEMİR DIŞI METALLER;
• 2023’E KADAR %10,5 ARTIŞ
• 2013’TE 5,6 MİLYARDAN 2023’TE 25 MİLYAR ABD DOLARINA ARTIŞ

Haberin Kaynağı : SUBCONTURKEY YAN SANAYİ ve TEDARİKÇİ GAZETESİ

17.12.2013