2021 ve Sonrası Demiryolu Projeleri
Demir İpek Yolu’nda Söz Sahibiyiz
T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu
2021 ve Sonrası Demiryolu Projeleri
Türkiye, hükümetlerimizin gücü ve iradesiyle son 19 yılda bütünsel kalkınmasını ateşleyen bir ulaştırma ve altyapı hamlesi gerçekleştirmiştir. Tamamı stratejik adımlardan oluşan proje ve yatırımlarımız, dünyanın en güçlü ekonomilerinden biri olmak hedefine giden yolda, ülkemizin geleceği için en sağlam temelleri oluşturmuştur. 19 yıllık bu büyük hamlenin en önemli bileşenlerinden biri günümüz dünyasında en verimli ve konforlu ulaşım alternatiflerinden biri olan demiryollarında atılan adımlardır.
Hükümetlerimiz döneminde, ülkemizi demir ağlarla örmek şiarıyla yola çıkarak, ulaşım ve haberleşme konusunda yaptığımız 1 Trilyon 96 milyar liralık yatırımın %19’u demiryollarına ayrılmıştır. Bu zaman zarfında 10 bin 959 kilometrelik demiryolu ağımız 12 bin 803 kilometreye çıkarken, demiryolları yatırım oranımız da 2003’de %33 iken, 2020’de %47’ye yükselmiştir. Bu oranın 2023 yılı itibariyle de %60’a ulaştırılması hedeflenmektedir.
Yapımı devam eden demiryolu hattı inşaatlarımız kapsamında 3 bin 872 kilometre hattın bin 889 kilometresi yüksek hızlı tren hattı, bin 662 kilometresi de hızlı tren hattından oluşmaktadır. 337 kilometrelik konvansiyonel demiryolu hattımızın da inşası sürmektedir. Devam eden önemli demiryolu hatlarımızı, Ankara-Sivas YHT, Ankara-İzmir YHT, Halkalı-Kapıkule Hızlı Tren Hattı, Bursa-Yenişehir-Osmaneli hızlı tren hattı, Konya-Karaman-Ulukışla hızlı tren hattı, Aksaray-Ulukışla-Yenice hızlı tren hattı, Mersin-Gaziantep hızlı tren hattı ve Adana-Antep hızlı tren hattı şeklinde sıralayabiliriz.
Son 19 yılda sinyalli hat uzunluğumuz %172, elektrikli hat uzunluğumuzu da %180 oranında artırdık. Türkiye’yi Yüksek Hızlı Tren yolu hattı işletmesinde Avrupa’da 6., Dünya’da da 8. Ülke haline getirdik.
Mevcut hatlarımızın yenilenmesini de içeren bu süreci 2020 yılı Ekim ayında gerçekleştirdiğimiz Türk Demiryolu Zirvesi’nde “Demiryolu Reformu” olarak ilan ettik. Ülkemizdeki demiryollarının iyileştirilmesi, yaygınlaşması ve tüm diğer ulaşım modları ile koordineli bir şeklide geliştirilmesini hedefliyoruz. Türkiye’yi ülke içinde olduğu kadar bölgesinde, hatta dünya ölçeğinde bir demiryolu devine dönüştürmek üzere çalışmalarımız aralıksız olarak devam edecek.
Demir İpek Yolu’nda Söz Sahibiyiz
Türkiye bugün Çin’den Londra’ya giden Demir İpek Yolu’nun Orta Koridoru’nda hakimiyet kurmuş bir lider ülkedir. Dünyanın önde gelen demiryolu hattı ve lojistik merkezlerinden biri olma yolunda ilerleyen ülkemiz, kısa vadede bu hedefine de ulaşacaktır. Bu çerçevede Demir İpek Yolu Orta Koridoru üzerinde 2017 yılında hizmete açtığımız Bakü-Tiflis-Kars demiryolu hattımızda başlangıçtaki yıllık 1 milyon ton yük taşımasını 2024 yılında 3 milyon tona çıkaracağız. Bugüne dek 11 tanesini açtığımız, toplam 25 lojistik merkezle gücümüzü artıracağız.
Demiryollarını Modernize Ediyoruz
Bugüne kadar demiryolu hatlarının %46’sını elektrikli hale getirdik, 2023 yılındaki hedefimiz bu oranı %77’ye yükseltmek. Aynı şekilde yine demiryollarımızdaki sinyalizasyon oranını %53’e çıkarttık. 2023’deki hedefimiz ise %77’dir.
Demiryolu kullanımını sadece şehirlerarası ve ülkeler arası ulaşımda değil, kent içi raylı sistemlerde de hızla yaygınlaştırıyoruz. Bugüne kadar Türkiye genelinde 312 kilometrenin üzerinde kent içi raylı sistem hattı inşa ettik. Sadece İstanbul’da bugüne kadar 80 kilometrelik raylı sistemi tamamlarken, yapımı devam eden raylı sistem projelerinin uzunluğu 91 km’dir. İstanbul’un yanı sıra Ankara, Kocaeli, Kayseri, Bursa, Afyonkarahisar, Gaziantep gibi şehirlerimizde kent içi raylı sistem yatırımlarımız sürüyor.
2021 Hedeflerimizi Yükselttik
2021 yılında YHT ile 9,3 milyon, Marmaray’la 150 milyon, Başkentray’la da 13,5 milyon yolcu taşımayı hedefliyoruz. TCDD Taşımacılık A.Ş. tarafından 29,4 milyon ton, özel demiryolu tren işletmecileri tarafından 5,1 milyon ton olmak üzere toplam, 34,5 milyon ton yük taşınması amaçlanıyor. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi için de bu yıl banliyö araçlarının imalatına başlıyoruz.
E5000 Milli Elektrikli ana hat lokomotifi prototip çalışmaları 2021 yılında da devam ederken, bir yandan Milli Elektrikli Tren Seti’nin seri üretimine başlayacağız. 225 km/saat hıza sahip hızlı tren projesi tasarım çalışmaları, 85 adet Milli Yük Vagonu’nun seri üretimi ve Milli Banliyö Tren Seti tasarımının tamamlanarak prototip imalatına başlanması da 2021 yılı planlarımız içerisinde. Hibrit Manevra Lokomotif prototip üretim çalışmaları ile Yeni Nesil Cer Sistemi ve Tren Kontrol Sistemi (TCMS) tasarım projesi de bu yılın çalışma programına aldığımız adımlar arasında.
2021 projelerimiz bu saydıklarımızla bitmiyor;
120 km/saat hız yapabilen Yeni Nesil H Tipi Yük Vagonu Boji tasarımı ve prototip imalatı gerçekleştirilecek.
Ankara-Sivas Yüksek Hızlı Tren Hattını Hizmete Açacağız
102 km’lik Konya-Karaman HT hattının sinyalizasyon çalışmalarını tamamlayarak, hızlı tren işletmeciliğine geçeceğiz.
Ankara-İstanbul YHT koridoru üzerindeki 14 km’lik Doğançay ripajını tamamlayacağız.
26 km’lik Gaziray projesini tamamlayarak hizmete alacağız.
Konyaray projesinin hazırlık çalışmalarını tamamlayarak ihalesini yapacağız.
13 km (3 adet) iltisak hattını tamamlayacağız.
Adapazarı-Karasu Limanları ve Sanayi Tesisleri Demiryolu Bağlantısı’nın kalan altyapı işlerinin ikmali ve üst yapı ve elektromekanik sistemler inşaat işleri ihalesini gerçekleştirerek yapımına başlayacağız.
2023’e Kararlılıkla Yürüyoruz
Demiryolu hattı ile birlikte motor, lokomotif ve vagon üretiminde yerlilik ve millilik oranlarımızı her geçen gün artırıyoruz. TÜLOMSAŞ, TÜDEMSAŞ ve TÜVASAŞ’ şirketlerini, TÜRASAŞ çatısı altında birleştirdik. Türkiye raylı sistem sektöründe, demiryolu araçlarının üretiminde, lokomotif kurum olma hedefiyle sektör paydaşlarını bir çatı altında toplayarak, sinerji oluşturmayı amaçladık. Böylelikle millî tasarıma sahip ürünleri geliştirmeyi ve sayısını artırmayı istiyoruz. Bu ürünleri dünya pazarına açıp, marka değeri kazandırmak niyetindeyiz.
Kurduğumuz Raylı Ulaşım Teknolojileri Enstitüsü ile yerli ve millî demiryolu hamlemizi daha da hızlandıracağız.
Millî Elektrikli Tren Setleri üretimi çalışmalarından edinilen tecrübeler ile 225 km/saat hızında Elektrikli Tren Seti Proje çalışmalarına başladık. Prototipi 2022 yılında tamamlamayı ve 2023 yılında seri üretimine geçmeyi planlıyoruz. Yüksek hızlı treni Türkiye’de yerli ve milli kaynaklarla üreteceğiz.
2023’te ayrıca, bugün demiryollarındaki 30 milyon ton yük taşıma kapasitesini, 45 milyon tona, 2028’de de 150 milyon tona çıkaracağız.
Gayemiz, Cumhuriyetimizin yüzüncü kuruluş yıldönümünde, demiryolu araçları imalatında yerliliği ve milliliği artırmış; dışa bağımlılığı azaltmış bir ülke haline gelmiş olmak. Raylı sistem araçlarındaki kritik bileşenleri milli imkanlarla tasarlayıp üretirken aynı zamanda ürün ve süreçlerde dijitalleşmeye daha fazla ağırlık vereceğiz.
Bakanlığımızın 2023 vizyonu doğrultusunda demiryolu sektör payının 2023 yılında yolcuda yüzde 3,8’e, yükte yüzde10’a, 2035’te ise yolcuda yüzde 15’e, yükte yüzde 20’ye çıkaracağız.
Ulusal Akıllı Ulaşım Sistemleri Strateji Belgesi ve 2020-2023 Eylem Planı’nda da yer aldığı üzere, demiryolu yatırımlarımızda; seyahat sürelerini azaltırken, trafik güvenliğini artıracağız. Mevcut yol kapasitelerini daha etkin ve daha verimli kullanacağız. Enerji verimliliğini artırarak ülkemizin ekonomisine katkı sağlayacağız ve çevreye verilen zararları en aza indireceğiz.
Modlar Arası Entegre Ulaşım Dönemini Başlatıyoruz
Ülkemizdeki kara, hava, demir ve denizyolu ulaşımında ekonomik avantajlar getirecek olan ‘multi modlu’ bir ulaşım stratejisi belirledik. Önemli üretim, iştiham ve dağıtım noktalarındaki ulaşım modlarımızın birbirleriyle bütünleşik olarak bir ağ ve hat oluşturulmasına ağırlık veriyoruz. Yani, denizyolu ile limanlarımıza gelen yük ve yolcularımızın ulaşımlarının devamı, kara, hava veya demiryolları ile sağlanabilecek.
Raylı Sistemlerle Çevre Dostu Ulaşım
Demiryollarının karayollarına göre; yapım maliyeti 3,5 kat, arazi kullanım oranı; 2,7 kat, işletme maliyeti 2,4 kat, karbon salınım miktarı 88 kat daha düşüktür. Demiryolları yük taşıma kapasitesi karayollarına kıyasla çok daha yüksektir. Demiryolları, gürültü eşiği, kara ve havayollarına göre düşüktür. Demiryolları, olumsuz iklim koşullarından diğer ulaşım modlarına göre daha az etkilenmesi nedeniyle ulaşım güvenliğinin daha yüksek olduğu bir seçenektir. Demiryollarının bu özelliği nedeniyle, maddi ve manevi maliyetleri olan kazalar diğer ulaşım seçeneklerine göre daha az yaşanmaktadır.
Yolcu ve yük taşımacılığında, Avrupa ve Asya arasında demiryolu köprüsü haline gelen Türkiye, üretim ve tedarik açısından dünyanın yükselen coğrafyalarının merkezindeki konumuyla giderek daha iddialı bir lojistik güç haline gelecektir. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımız bu vizyon doğrultusunda gereken yatırımları ve yüksek nitelikli projeleri art arda hayata geçirmeye devam edecektir.